İş hayatının içinde olan anne ve babanın tek çocuğu olduğumdan, ilkokul sürecim başlayana kadar çocukluğum yuvada, anneanne, babaanne ve dede yanında geçti. Her bulunduğum alanda birbirinden farklı eğlence ve gelişim alanları keşfettim. Yuvada patates baskı, babaanne yanında misket oyunları, anneannemin yaşadığı mahallede merdivenli sokağın taşları üzerinde ikindi çayları ve anneannemin komşuları ile iletişim kurdum. Ama en önemlisi dedemin sahip olduğu Radionette marka radyosu ile dedemin bana keşfettirdiği radyo tiyatrosuyla hayal gücümle duyduğum sesleri, görsel ile buluşturmam oldu. Hala o radyoyu evimin baş köşesinde saklıyor ve dinliyorum. Tıpkı Barış Manço'nun “Eski bir fincan” şarkısında bahsettiği gerçek hikayede olduğu gibi ben de dedemin radyosunu geleceğe miras bırakmak istiyorum. Radyo tiyatrosunu keşfettiğim çocukluk süreci benim aynı zamanda hırs duygumun gelişmemesine de yol açmıştır. Yaşlılar ile büyümenin sonuçlarından bu. Taşra hırsından çok uzak olan yaşantım, benim disiplinim olmuştur. Benzer temiz disiplinine sahip olan kişiler, içerik üretimlerine, bu temiz duygularını bir bir ortaya koymaya başladılar.
Karanlık Bölge sektöre can suyu verecek
Önceki haftalarda Covid-19 sürecinde, görünür olma çabası ile ortaya koyulan işlerin negatif etkilerinden bahsetmiştim. Şimdi ise bu süreci yenilikçi fikirler ile çevrilmiş bir örneğe dönüştürenlerden bahsedeceğim. Şu anda çoğumuzun çok eskilerde hayatında olan radyo tiyatrosunun online platformlarda yepyeni metinler ve ses efektleriyle hazırlanmış içerikleri sunuluyor. Bunlardan birisi de Karanlık Bölge. Radyo tiyatrosunda bilim kurgu türünde hayaller kurarak dinlediğim Karanlık Bölge'de, mekanları, kıyafetleri, oyuncuları vb. kendi bilinçaltımda canlandırıyorum. Bir nevi her dinleyiciyi yönetmen koltuğuna oturtan bir içerik. Herkesin farklı dünyaları canlandırdığı bir alandır radyo tiyatrosu. Padbee Media'nın yapımcılığını, Tansu Biçer’in yönetmenliğini, Özge Satman’ın senaryosunu, Fatih Rağbet ve Eli Haligua'nın ses tasarımını (Arkası yarın kuşağında efektör denilen) üstlendiği seride oyunculuk ve kurgu ise Tülin Özen’e ait. Karanlık Bölge, bir hayli kalabalık olan oyuncu kadrosu ile yeni dünyanın sunduğu dijital platformlarda bizleri bekliyor. Ve koronavirüsle sahne sanatlarının durduğu bu süreçte sektöre can suyu vereceğini düşünüyorum.
Çeşitli sponsorlukların ve ürünlerin senaryoda nazikçe yerleştirilmiş olduğu bu seride, işin ekonomik tarafına da katkıda bulunması, yeni dünya şartları için cinyıs bir çözüm ortaya koyuyor. Bu projede, emeği geçen herkesi kendi adıma ayağa kalkıp alkışlıyor ve teşekkür ediyorum. Özellikle Karanlık Bölge’nin oyunculardan Derya Şahan beni bu projeyle ilgili uyandırdığı için ayrıca teşekkür ederim.
Düşünülmüş, üzerine çalışılmış ve yeni dünya düzenine adapte edilmiş içeriklerin daha da artmasını ümit ederim. Yeni dünya yayın platformlarında içerik üzerine çalışan arkadaşlarıma kılavuz olmasını da dilerim.
Geçen haftalarda ulaşılabilirlik üzerine yazmıştım. Ulaşılabilirlik konusunda da sahne sanatlarıyla ilgilenen kişilerin, ulaşılabilirliklerini gayet iyi dengeleyen bir içerik olduğunu da eklerim. Radyo tiyatrosunun yeni dünya düzenine gayet şık ve olumlu yönleri ile adapte olduğunu gayet net bir şekilde ifade etmek isterim.
https://dinle.podbee.co/karanlik-bolge/
Barış Manço dinlediğimi fark ettim
Geçen hafta 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı hep birlikte kutladık. Bu süreç için hazırladığım reklam filminden dolayı geçen hafta sizlerle buluşamadım. Dizi Doktoru yayın ekibine ve siz değerli okurların anlayışına teşekkür ederim.
Çekim hazırlıkları ve set sırasında, sadece Barış Manço'nun “Estağfurullah... Ne Haddimize...” albümünü dinlediğimi fark ettim. Albüm baştan aşağıya bir baş yapıt. Şarkıları tekrar tekrar dinlerken, altın hazinesi bulmuş gibi hissetmemi sağlayan bu albümde “Balsultan” parçasının groove altyapıları beni sağa sola atarken, bin bir zorlukla çektiğimiz filmin sürecinde bana tam bir terapi etkisi yarattı.
Ülkece zor bir süreç geçirdiğimiz bugünlerde sizler için de terapi olması dilerim. Barış Manço ve Kurtalan Ekspresi'n ortaya koyduğu “Estağfurullah... Ne Haddimize” albümünün içerisinde bulunan “Aman Yavaş Aheste” parçasının disko funk alt yapılarının bizleri bu sis çökmüş ortamda, kıpırdatması ve hareketlendirmesi, “Kazma” şarkısı ile gerçekleri yüzümüze nazikçe vurması ve tabii ki kültürel mirasın ve özün gerçekliğini verdiği ''Eski Bir Fincan'' şarkısı tüm haftamın üretken ve sağlıklı geçmesini sağladı. Albümün bende yarattığı duyguları Doğukan ile paylaştığımda, daha önceden keşfetmişliğin verdiği ses tonuyla, “Bak bir de babamın şu parçasını da dinle” demesiyle Barış Manço külliyatını açıp, teker teker ve tekrar tekrar dinlemeye başladım. Her dinlediğimde sözlerin ve altyapıların beynimin açılmamış kapılarını açtığını fark ederek yoluma devam ediyorum.
Şimdiden herkesin Ramazan Bayramı’nı Kutlarım.
Bayram Haftası Barış Manço şarkı önerileri...
Barış Manço- Eski Bir Fincan
Barış Manço - Kız Kardeşine Karşı
Barış Manço - Kazma
Barış Manço - Dön Dersem Döner misin
Barış Manço - Hüseyni Selam
Barış Manço - Kayaların Oğlu
Barış Manço - Durma ha Durma
Barış Manço - Vur ha Vur
Barış Manço - İkinci Yolculuk
Barış Manço- Aslan Yürekli Rişam