Adımları iyiliğe dönüştü

DİZİ

GAİN’in sevilen komedi dizisi 10 Bin Adım’’ın yaklaşık 20 gün süren çekimleri sırasında atılan adımlar iyiliğe dönüştü. 60 kişilik prodüksiyon ekibi ve oyuncuların toplamda 10 milyonu aşan adımları, Help Steps uygulaması aracılığıyla sivil toplum kuruluşlarına bağışlandı.

Türkiye’nin yeni nesil video içerik platformu GAİN’in ilk özgün dizisi ‘10 Bin Adım’ izleyicilere eğlenceli ve kahkaha dolu anlar yaşatmaya devam ediyor.

Son yıllarda uzun ve sağlıklı bir yaşam için tüm dünyada referans olarak kabul edilen “günde on bin adım” tavsiyesini motivasyon odağına alan dizi, 10 dakikalık süresiyle türünün Türkiye’deki ilk örneklerinden biri olmasının yanısıra çekim esnasında atılan adımların bağışlanmasıyla da bir ilke imza attı.

Yaklaşık 20 gün süren çekimler boyunca tüm ekibin attığı adımlar uygulamalar aracılığıyla tutuldu, 60 kişilik ekip ve oyuncuların attığı 10 milyonun üstündeki adım ise Help Steps uygulamasıyla ihtiyaç sahiplerine bağışlanarak, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği, Yeryüzü Derneği ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı için iyiliğe dönüştü.

10 Bin Adım’ın İstanbul’un farklı yürüyüş rotalarında gerçekleştirilen çekimleri boyunca oyuncular kişi başı 240.000’e yakın adım atarken, tüm prodüksiyon ekibinin ulaştığı adım sayısı ise toplamda 10.609.966 olarak açıklandı.

“Düşünce hızınızla yürüyüş hızınız birbiriyle eşleşirse harika sonuçlar veriyor”

GAİN’in sevilen dizisi 10 Bin Adım’ın hem hikayesini oluştururan hem de başrollerini üstlenen Engin Günaydın ve Devin Özgür Çınar, yürümenin kendi hayatları için ne anlama geldiğine dair samimi açıklamalarda da bulundu.

Yürüyüşün sağlıklı bir yaşam kadar, düşünme ve üretim süreçlerine de büyük katkı sağladığını belirten Engin Günaydın; “Düşünce hızınızla yürüyüş hızınız birbiriyle eşleşirse harika sonuçlar veriyor. Yürümeyi iki açıdan seviyorum birincisi sağlık ikincisi düşünmek. Şu ana kadar yaptığım en önemli işlerimin fikir aşamalarını yürüyerek buldum.” sözleri ile yürümenin kendisi üzerindeki etkisini anlatırken; Devin Özgür Çınar ise “Yürüyüş insanın kendi zihninden çıkması için iyi bir alışkanlık. İnsanı sakinleştiriyor, dışarda akan bi dünya olduğunu hatırlatıyor, insanı hayata davet eden bir şey. Caddede ya da deniz kıyısında fark etmez illa iyi bir güzergah olması şart değil, bir şeylere bakıyorsun, fark ediyorsun, daha iyi düşünüyorsun, eve kesinlikle daha hayat dolu bir şekilde dönüyorsun.” Sözleriyle yürümenin hem kendisi için hem de aslında herkes için önemini vurguladı.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.