Yönetmen ve sanatçı Metin Akdemir’in 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Türkiye prömiyerini yapan belgeseli "Hayalimdeki Sahneler", İstanbul’da ilk kez 19 Ekim Pazartesi günü 39. İstanbul Film Festivali’nde gösterilecek. Metin Akdemir’in yazıp yönettiği, yapımcılığını Emre Kaya ve İrem Akbal’ın üstlendiği film, Yavuz Özkan’ın yönettiği “İki Kadın” ve Atıf Yılmaz’ın “Dul Bir Kadın” ile “Kadının Adı Yok” filmlerinden yola çıkarak, Türkiye sinemasında görmezden gelinmiş kuir arzu temsillerinin peşine düşüyor. Dönemin sinemasındaki sansür ve otosansürü Deniz Türkali, Hale Soygazi, Nur Sürer, Serap Aksoy gibi oyuncuların tanıklıklarıyla tartışmaya açan “Hayalimdeki Sahneler”, sinema yazarı Engin Ertan ve akademisyenler Özlem Güçlü ve Umut Tümay Arslan’ın yorumlarıyla da bu temsiliyetin gerçekliğini sorguluyor.
“Ben Geldim Gidiyorum” (2011) ve “Küpeli” (2013) gibi ödüllü kısalarıyla tanıdığımız yönetmen ve sanatçı Metin Akdemir’in 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yarışan belgeseli “Hayalimdeki Sahneler”, İstanbul’da ilk kez 39. İstanbul Film Festivali’nde seyirciyle buluşuyor. Festivalde yarışma dışı gösterilecek olan film, 19 Ekim Pazartesi günü Cinemaximum City’s’de, 20 Ekim’de ise Kadıköy Sineması’nda izlenebilecek.
Metin Akdemir’in yazıp yönettiği, yapımcılığını Emre Kaya ve İrem Akbal’ın üstlendiği “Hayalimdeki Sahneler”, Atıf Yılmaz’ın 1985 yapımı “Dul Bir Kadın” ve 1987 tarihli “Kadının Adı Yok” filmleri ile Yavuz Özkan’ın 1992’de çektiği “İki Kadın” filminden yola çıkarak, Türkiye sinemasında kuir arzuya uygulanan sansürü ve otosansürü tartışmaya açıyor. Deniz Türkali, Hale Soygazi, Nur Sürer, Serap Aksoy gibi oyuncuların yanı sıra sinema yazarı Engin Ertan ve akademisyenler Özlem Güçlü ve Umut Tümay Arslan’ın da konuk olduğu belgesel, bu üç filmin utangaç birer örnek mi, yoksa Türkiye sinemasında kuir’i konu edinen “cesur filmler” mi olduğu sorusunun peşine düşüyor.