Bir Başkadır’ın kutuplaştırma fırtınası dinmeden savaşta yeni bir cephe açıldı, 9 Kere Leyla. Efendim kısaca bu filmi beğenmeyen filmin mesajını anlayamayacak kadar sığ, cahil hatta ve hatta evde zor tutulan %50’den biri. Filmi beğenenler ise aklı selim, zeki, çevik, kültürlü, ülkenin yüz akı kesim.
Evet acı bir şaka gibi ama maalesef şaka değil, gerçek.
Ezel Akay her daim sevdiğimiz çok başarılı bir sanatkar. 9 Kere Leyla pek beğenilmeyince kendisi ile paylaşılan bir izleyici mektubunu sosyal medya hesabından adeta bir “savunma dilekçesi” gibi paylaşmış. Mektubun sahibi sayın Doğan Emrah Zıraman. Kendisi -şu an devam ediyor mu bilmiyorum ama- Dokuz Eylül Üniversitesi’nde Sanat Psikolojisi ve Sanat-Toplum Bilimi dersleri veren kıymetli bir nefer.
Sayın Ezel Akay’a mesajı ise şu:
Öncelikle; bir filmi beğenmemek ne zamandan beri linç oldu? Ya da bir filmi geniş kitlelerin beğenmemesi ne zaman linç oldu? Celal ile Ceren isimli garabet (film diyemiyorum) IMDB’nin en kötü 250'sinin dibine demir attığında keh keh gülenler özne Ezel Hoca olunca mı hassaslaşıyorlar acaba?
Sayın Zıraman’ın sinema salonu / Netflix karşılaştırmasında haklılık payı var ama katılmadığım nokta şu. İzleyiciyi esere bağlayan şey ekran büyüklüğü değil, ekrandakinin içeriğidir.
Bir de kendisine şunu soracağım, şu meşhur linçe dair bir paylaşımı örnek gösterebilir misiniz?
İnsanlara bir yapıt, eser, düşünce, yaratım sunuyorsanız her türlü eleştiriye hazır olacaksınız, tabii ki mantık ve terbiye sınırlarında olanlardan bahsediyoruz. Neredesin Firuze, 7 Kocalı Hürmüz, Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü filmlerine methiyeler düzerken iyiyiz, 9 Kere İvedik pardon 9 Kere Leyla’yı beğenmedik dediğimizde tu kaka. Biz sinemadan anlamazmışız, gidelim İvedik izleyelimmişiz.
Ne izleyeceğimi elbette sana sormayacağım dostum ama benim burada ne derdim kime izleyeceğinizi tavsiye etmeniz değil. İğrenç kibriniz ile yüksekte olduğunu hayal ettiğiniz platformdan insanları aşağılamanız.
İvedik izlemesini tavsiye ettiğiniz yani sinema bilgim hatta genel olarak cahil olduğumu beyan ettiğiniz topluluktan biriyim, yani filmi beğenmeyenlerdenim. Kendinizce bir arketip geliştirmişsiniz ya, gelin onu bozayım biraz. Ne olur ukalalık olarak algılamayın, yalvarırım.
Lise mezunuyum, hasbelkader fotoğrafçı oldum, sonrasında işin mutfağında devam ettim. Ülkenin sanat alanında en önemli isimleri ile çalıştım ve gözleri kapalı güvenirler. Renk konusunda uzmanım. Ayrıca hazır olun, tamamen alaylıyım. İngilizceyi kendi başıma öğrendim. Kendi başıma öğrendiğim sadece İngilizce de değil. Video editing, kurgu, grafik, tasarım. Sinema konusunda çok ciddi bir birikimim var, yazım konusundaki yeteneğime çok yakında daha da yakından şahit olacaksınız. Bunları söyleme sebebim şu, bir filmden yola çıkarak, filmi beğenmeyenleri cahil olarak sınıflandıra hakkını nereden alıyorsunuz. Buyurun kısa özgeçmişim üstte ve filmi zerre kadar beğenmedim. İvedikçi miyim sizce?
Bakın lütfen beni yanlış anlamayın derdim insanları sınıflandırmak ya da aşağılamak değil, aksine bunun ne kadar yanlış olduğuna dikkat çekmek. Ülkedeki derin uçurumu bu çakma elitistliğin körüklediğini lütfen anlayın artık.
Dikkat ettiyseniz filmle ilgili yorum yapmadım çünkü bu yazının amacı filmi yorumlamak değil, filmden yola çıkıp ego mastürbasyonu yapanları yermek.
Son olarak da, Sayın Ezel Akay’a üstteki garabet mesajı bir savunma vesikası gibi sunmak, beni linç ettiler söyleminin arkasına sığınmak hiç yakışmadı.
Mutlu, huzurlu ve bol İvedik’li haftalar dilerim.