Pek çok filmi dünyayla birlikte vizyona getiren Cinemaximum, her zaman olduğu gibi bu Cuma da birbirinden farklı türde yerli ve yabancı filmleri vizyona getiriyor. Komediden bilim kurguya, dramdan animasyona, gerilimden korkuya önemli yapımların vizyonda olacağı Cuma günü, sinemaseverler farklı dünyaların kapılarını aralayacak. Dragon Ball Super: Super Hero, Cennete Bilet (Ticket to Paradise), Üç Bin Yıllık Bekleyiş (Three Thousand Years of Longing), Burçlar, Moonage Daydream, Dokunma Hurdacının Kızı, Cann ve Peter von Kant filmlerinin vizyona gireceği 16 Eylül Cuma gününün vizyon programı ve detayları cinemaximum.com.tr üzerinden takip edilebiliyor.
16 Eylül Cuma günü vizyonunun öne çıkanları
Akira Toriyama tarafından 1984 yılında manga olarak başlayan Dragon Ball fenomeninin yeni animasyon sinema filmi olan Dragon Ball Super: Super Hero, Goku'nun geçmişinde karşı karşıya geldiği Red Ribbon Army'nin yarattığı iki yeni androide karşı verilen savaşı konu ediniyor. Sony Pictures stüdyo tarafından yapılan aksiyon-macera türündeki bu yapımın yönetmen koltuğunda ise Tetsuro Kodama oturuyor.
104 dakikalık bir romantik komedi filmi olan Cennete Bilet (Ticket to Paradise), evlenmek üzere olan kızlarına mani olmak için birbirileri arasındaki anlaşmazlıkları arkalarında bırakarak, birlikte hareket eden boşanmış bir çiftin hikâyesini anlatıyor. George Clooney, Kaitlyn Dever ve Julia Roberts’in başrollerde olduğu filmin yönetmeni ise Ol Parker.
George Millet’in Augusta Gore ile birlikte senaryosunu yazdığı ve yönetmen koltuğunda oturduğu, 108 dakikalık bir fantastik drama filmi olan Üç Bin Yıllık Bekleyiş (Three Thousand Years of Longing), bir kavanoza hapsedilmiş bir Cin ile yolları kesişen Alithea'nın hikâyesini anlatıyor. İstanbul'da bir otel odasında uzun bir sohbet sırasında Cin, Alithea'nın özgürlüğünü kazanmasına yardım etmesi halinde üç dileğini yerine getirmek için onunla bir anlaşma yapıyor.
Senaryosu Ebru Erten tarafından yazılan ve yönetmenliğini Devrim Yalçın’ın yaptığı yerli Romantik Komedi filmi olan Burçlar, bir iş insanı olan Burcu'nun, düşkün olduğu astrolojinin hayatına etkilerini deneyimlemesini konu ediniyor. Başarılı bir iş insanı olan Burcu’yu etkilemek isteyen Sinan, Burç masasında çeşitli planlar yapıyor fakat ‘’Burçlar Masası’’ bu planların gerçekleşmesine izin vermiyor. Filmin başrollerinde ise Ferman Akgül, Ali Ersan Duru ve Gözde Mutluer bulunuyor.
Yönetmenliğini Brett Morgen’in yaptığı 135 dakikalık bir belgesel olan Moonage Daydream, zamanımızın en büyük sanatçılarından biri olduğu düşünülen David Bowie’nin hayatını konu ediniyor. Dawid Bowie mirası tarafından desteklenen ve Morgen’e koleksiyonlarına benzersiz bir erişim veren ilk film, izleyicileri Bowie’nin benzersiz dünyasında kaybolmaya davet ediyor.
Hüsnü Hakan Gürtop’un yönetmen koltuğunda oturduğu, başrollerde Erkan Petekkaya, Ferhat Göçer, Fatma Yılmaz, Abidin Yerebakan ve Betül Şahin’in olduğu dram filmi Dokunma Hurdacının Kızı, genç öğrencisi Kader'in hastalığına çare olabileceğini öğrenen öğretmen Hediye'nin hikâyesini anlatıyor. Kader, kanser olduğu için ilik nakli olması gerekiyor. Hediye öğrencisi için donör olmayı kabul ediyor ama Kaderin babasının, küçükken kendisine tecavüz eden Can olduğunu öğreniyor ve çok zor bir seçim yapmak zorunda kalıyor.
Korku türünde 96 dakikalık bir film olan Cann, Üniversite sınavına hazırlanan Beren’in, kamp dönüşü aniden hastalanmasını anlatıyor. Beren’in üvey annesi Nurdan ise Beren’e iyi geleceğini düşünerek abisi Doğu’yu yanlarına çağırıyor. Ancak ailenin hayatını derinden etkileyecek olayların bir anda başlıyor. Çünkü Beren hasta değildir, ona yapılan büyünün etkisiyle psikolojik ve fiziksel olarak hastalanmıştır. Beren’e cinlerin kadim ataları olan Cann cinleri musallat olmuştur. İzleyicilere korku dolu anlar sunan filmin yönetmen koktuğunda ise Eren Ergin oturuyor.
François Ozon’ın, 1972 yapımı dram filmi olan Petra von Kant’ın Acı Gözyaşları’ndan “acı gözyaşlarını” çıkararak ve cinsiyetleri ters çevirerek baştan yarattığı film Peter von Kant, ünlü film yönetmeni Peter’ın, sürekli kötü davranıp küçük düşürmekten zevk aldığı sessiz asistanı Karl ile birlikte yaşamını anlatıyor. Peter, büyük aktris Sidonie’nin onunla tanıştırdığı yakışıklı genç Amir’e âşık oluyor. Filmin ilerleyen kısımlarında ise Amir’e birlikte yaşamayı ve sinema dünyasına girmesi için ona yardım etmeyi teklif ediyor. Takıntı, aşağılama, ilham, ün, baştan çıkarma ve yalnızlığı ele alan Peter von Kant, renkli, oyuncaklı ve eğlenceli bir dram filmi.