Bayramları nesilden nesile aktarabiliriz
Her Kurban Bayramı’nda farklı kesimlerden çeşitli sesler yükselir. Hijyen, toplumsal psikoloji ve pazarların daha organize olması için yapılan düzenlemeler sonrası, büyükşehirlerde yaşanılan kaos biraz daha hafiflemiş durumda… Hayvan kesimi için yapılan ahlanmalar, vahlanmalar ve tarafların ikiyüzlülükleri de ufak tefek değişikliklere uğrayarak devam ediyor. İkiyüzlülük dememi mazur görün lütfen, lafım hayvansal ürün tüketmeyen kimselere yönelik değil. Öte yandan ibadet biçimini ya da dini inancı sorgulamak da kimsenin haddine değil. Bahsettiğim ikiyüzlülük, şarküterilerden löp löp ürün gömüp, sadece kurban ritüeline gelince sığır sever olan bir grubun ikiyüzlülüğü. Yediğinin, hangi şartlarda kesildiğini çok iyi biliyor gibi davranan sözde besiciler.
Çocukları ürkütüyoruz
Bir de bu bayramın hoşgörü, yardımseverlik, sevap ilkeleriyle alakasını bulamadığım bayram evlerinde yaşananlar var. Apartman komşusunu, akrabasını en çok da kendi derin dondurucusunu etle donatan, tıkınmaktan mide fesatı geçiren, fakirle, kimsesizle, düşkünle ilgisi olmayan evler. Satın aldığı kurbanı arabasına bağlayıp çekenler, bıçak vurmayı bilmeyen acı çektiriciler… Görgüsüzler. Normalde milimetrekaresi ziyan olmayan bir kurbanı, bilinçsizce parça pincik edip, orasını burasını, sağa sola atan, gömen, sinek çekiciler... Sevap uğruna, günaha girenler… Bunlar bitemediler. Bitemedikleri için de bayramdan uzaklaşma, asıl özünü unutma ile karşı karşıya kalıyoruz. Bayram tatile çıkma zamanı artık, çünkü yeni nesile aktarmakta yanlışlar yapıyoruz. Çocukları ürkütüyoruz. Gözünün önünde maneviyatını geliştirdiğimizi sanıp, kanlı travmalar yaşatıyoruz. Alnına kan basıyoruz.
Kurban Bayramı, İslamiyet’in en önemli iki bayramından biri. Kurban kesmek Müslümanlara farz kılınmış. Erkek evladını, yaradan rızasına sunabilme eyleminin arkasında, elbette Allah’a yaklaşmak ve Tanrıya adanmışlık yatıyor. İbrahim peygamberin evladını kesmek üzereyken Allah’ın Cebrail vasıtasıyla gökten koç indirmesi ile ilgili kutsal kitap referansları ile kurban anlamlandırılmış ve yardımseverlik manasına doğru evrilmiştir. Yapılan ibadet, bayram namazı sonrası ailenin erkeklerinin kurban görevine girmesiyle başlıyor. Bayramlıklar giyiliyor. Akraba, arkadaş ziyaretleri ile sürüyor. Mezarlıklar ziyaret ediyor. Çocuklara hediyeler alınıyor. Harçlıklar veriliyor. Çikolata, tatlı ve elbette bayram şekeri.
Çocuklara bayram ruhu aşılanabilir
Hali vakti yerinde insanların, kendileri kadar şanslı olmayan, et tüketimi düşük ekonomik gelirli kimselere yardım etmesi gereken, bir çocuğu sevindirmenin aslolduğu, tertemiz giyinip büyüklerini ziyaret edeceği, mutlu ve mütevazi sofralarda nefis taze kavurma yenen, tertemiz bir bayram.
Kurban kesmeyi tercih etmeyip, belirlenen kurban bedelini bağışlamak, çocuk okutmak, bir yoksula yardım etmek, vekaleten etini bir kurum üzerinden kestirmek ve dağıttırmak, bu tercihler ile de çocuklara bayram ruhu aşılanabilir. Yardımlaşma anlatılabilir. Hem doğaya, kente, hayvanlara ve toplum sağlığına duyarlı olup, hem bayramın maneviyatını yaşayabiliriz, sevabı öğretebiliriz, nesilden nesile aktarabiliriz.
Hepinize mutlu bayramlar diliyorum.