Türkiye’nin lider yerli online video platformu BluTV’nin bu sezona damga vuracak, en büyük özel yapımı ‘Yeşilçam’ 22 Nisan Perşembe akşamı izleyiciyle buluşuyor.
Kadrosunda Çağatay Ulusoy, Afra Saraçoğlu, Selin Şekerci, Yetkin Dikinciler, Özgür Çevik, Bora Akkaş, Nilüfer Açıkalın ve Altan Erkekli’nin buluştuğu ‘Yeşilçam’ın muhteşem hikayesi Levent Cantek ve Volkan Sümbül imzası taşırken, yönetmen koltuğunda usta isim Çağan Irmak yer alıyor. ‘Yeşilçam’, başta eşi olmak üzere her şeyini kaybetmiş sinema aşığı genç yapımcı Semih Ateş’in (Çağatay Ulusoy) 1964 Türkiye’sinin gölgesinde, henüz “Altın Çağ"ını yaşamaya başlamamış Yeşilçam Sineması’nda küllerinden yeniden doğmasının ve aşkı bulmasının hikayesini anlatıyor.
Semih Ateş (Çağatay Ulusoy)
“Bir film yaparım hastalar iyileşir, mevsim değişir”
Semih Ateş hikayeler olmadan yaşayamayan, sinemadan gözü dönen, “Film çekemezsem ölürüm ben!” anlayışına sahip, hırslı ve genç bir prodüktördür. Tüm hayatı filmler olan sinema aşığı Semih Ateş’in tek amacı batan şirketini yeni bir film ile yeniden ayağa kaldırmak, Yeşilçam’da kaybettiği itibarını ve kendisini terk eden Yeşilçam’ın yıldız oyuncusu olan eski eşi Mine Cansu’yu yeniden kazanabilmektir.
Tülin Saygı (Afra Saraçoğlu)
“Ben oyuncu olacağım, süs bebeği değil.”
Hakan’ın, tesadüfen gördüğü ve yıldız ışığı olduğuna inandığı bir kızı, Semih ile tanıştırmasıyla Tülin oyunculuk dünyasına adım atar. Tülin, Yeşilçam’ın kapısını sadece güzel bir yüz değil gerçek bir sanatçı olmak için çalan genç ve güzel bir oyuncudur. Semih’ten ilk andan itibaren etkilenen Tülin, ışıltısı, zekası ve açık sözlülüğüyle başta Semih olmak üzere etrafındaki herkesi kendine hayran bırakmaktadır.
Mine Cansu (Selin Şekerci)
“Ben yalancıyım. Olmadığım insanları oynaya oynaya yaşıyorum.”
Bir zamanlar Yeşilçam’ın en ünlü oyuncusu, Semih’in eski eşi olan Mine Cansu yaş almaya ve yavaş yavaş gözden düşmeye başlamıştır. Semih’e hala çok değer vermekte ancak birlikte olamayacaklarını da adı gibi bilmektedir. Tek başına, tırnaklarıyla kazıyarak çıktığı kariyer basamaklarını inmeye hiç niyeti olmayan Mine, Yeşilçam’da tutunabilmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdır.
Reha Esmer (Yetkin Dikinciler)
“Amerika’yla Ruslar dünyayı yönetiyor Mine... Ben işime bakıyorum.”
Yeşilçam’ın en ünlü prodüktörlerinden olan Reha, güçlü, zengin ve evli bir adamdır. Yeşilçam’da her yol bir şekilde Reha Esmer’e çıkar. Herkesin dostu gibi davransa da kişisel çıkarları ve iktidar hırsı sebebiyle düşman gördüklerini Yeşilçam’dan silmek için gücünü ve nüfuzunu kullanmaktan bir an olsun çekinmez.
İzzet Orkan (Özgür Çevik)
“Amerika’da yeni bir film izledim. Başrolde kim var dersiniz? Kuşlar.”
İzzet, Amerika’dan gelen genç bir bürokrat ve siyasetçidir. Geleceğin başbakanı gözüyle bakılmaktadır. Sinema ve siyaseti iç içe düşünen İzzet, sinemanın Türkiye’de de ideolojik bir araç olarak kullanılmasının ve milli film yaptırmanın yollarını arar. Siyasetçi kimliğinin yanında karanlık bir özel hayatı ve karanlık hazları vardır.
Hakan İncekara (Bora Akkaş)
“Çocukken Civili demişler… İçimde bir ırmak coşuyor enişte.”
Hakan, Semih’in biricik dostu, iş ortağı ve aynı zamanda başının da belasıdır. Mine Cansu’nun erkek kardeşi olan Hakan, ablasıyla boşanmasına rağmen eniştesi Semih’i yalnız bırakmamış ve en büyük destekçisi olmuştur. En büyük zaafı ise kadınlardır. Çapkınlıkları ve düşüncesizlikleri ile Semih’e zaman zaman illallah ettirse de her zaman Semih’in iyiliğini düşünüp onun yanında olmuştur.
Mümtaz Bolat (Altan Erkekli)
“Herkes arkandan konuşacak, iyi konuşan arkadaşın olacak ama bu demek değil ki arkadaşından kazık yemeyeceksin…”
Genç bir delikanlıyken Kosta Amca’nın ricasıyla Semih’i yanına alan ve ona Yeşilçam’da yol gösteren Mümtaz Bey, 20 yılı aşkın süredir Semih Ateş’le beraber çalışan bir sinema emekçisidir. Adana salonlarının son durumu, hangi filmin kaç hasılat yaptığı, hangi filmin çıktığı ve hangisinin battığı Mümtaz Bey’den sorulur.
Adviye Saygı (Nilüfer Açıkalın)
“Kızım filmlerde oynayacak ama siz onu ancak sinemada seyredeceksiniz.”
Güzel kızı Tülin’i tek başına büyütmüş olan Adviye Hanım, kızının Yeşilçam’da başarılı olmasını en az Tülin kadar istemektedir. Kızı ve kendisi için en güvenilir insanları bulmaya çalışırken zaman zaman Yeşilçam’da yolunu kaybeden Adviye Hanım’ın en büyük zaafı ise renkli gece hayatı ve bir türlü vazgeçemediği içkidir.
