Her hafta farklı konular hakkında samimi ve eğlenceli sohbete sahne olan, birbirinden sıra dışı soruların yer aldığı bölümlerle temponun hiç düşmediği “İbrahim Selim’le Bu Gece” programının bu haftaki konuğu son zamanlarda Masumlar Apartmanı’nda canlandırdığı Esra karakteriyle adından söz ettiren Esra Ruşan oldu. Ruşan, çocukluğundan oyunculuk kariyerindeki anılarına, özel zevklerinden hayallerine kadar hayatına dair her şeyi “İbrahim Selim’le Bu Gece” programında anlattı.
“Çocukken hayalperest bir çocuktum”
Esra Ruşan, İbrahim Selim’in “Sen Göle’de doğmuşsun ve iki yaşında İstanbul’a gelmişsin. Oranın kültürüne dair hatırladığın bir şeyler var mı?” sorusuna “Elbette iki yaşındaki deneyimlerimi hatırlamıyorum ama İstanbul’a taşındıktan sonra yazları sürekli üç ay Göle’ye tatile gittiğimizi hatırlıyorum. Tabii ilerleyen yıllarda sürekli oralarla ilgili ‘oralar şöyleydi, böyleydi’ diye insanlar evde güzel anılardan konuşurdu. Çok soğuk olduğunu hatırlıyorum. Ancak İstanbul’da soğuktan korunmak için kat kat giyinirken Ardahan’da tek bir kazakla günü geçirebilirsin. Bu arada ben Türkiye’nin her yerine gittim çünkü annemler sekiz kardeşlerdi, hepsi memurdu ve hepsi sürekli farklı illere defalarca tayin edildikleri için sürekli gezdim. Bir de ben çocukken de yüksek enerjiliydim yani çocukken hayalperest bir çocuktum.” cevabıyla İbrahim Selim ve stüdyodakileri pozitif tavırlarıyla etkiledi.
“Uçak fobim var”
Esra Ruşan, İbrahim Selim tarafından sorulan “Senin çocukluk hayalin Hostes olmakmış. Bu doğru mu?” sorusuna “Ben uçağa çok geç yaşta bindim ve benim hayalimde hostesler hep çok güzel giyinir, tırnakları güzeldir ve uçağı kullanabilirlerdi. Yani çocukken düşündüğüm şey şu; hem çok güzel giyiniyorlar yani neden hostes olmayayım ki? Elbette uçağa binince uçağı kullanmadıklarını öğrendim. Zaten zamanla bende uçak fobisi gelişti maalesef. Şimdi uçağa binince hostesin gözlerinin içine bakıp bir güven mekanizması kuruyorum.” diyerek İbrahim Selim ve stüdyodakileri eğlenceli anlatım tarzıyla kahkahalara boğdu.
“Oyunculuk için öğretmenliği bıraktım”
Esra Ruşan, İbrahim Selim tarafından sorulan “Öğretmenlik okurken tiyatro yapmaya karar veriyorsun. Sonrasında nasıl gelişti bu durum?” sorusuna “İstanbul Üniversitesi’nde öğretmenlik okuyordum ve 17 yaş gibi çok erken bir yaşta üniversiteye başlayınca ne okul şenliğine gidebiliyorsun ne de başka şeye çünkü yaşın tutmuyor. Dolayısıyla ben de çok sıkılıyordum çünkü üniversite hayatını bu kadar hayal edip bunu deneyimlemek canımı çok sıkmıştı. Ne yapsam derken diksiyon kurslarına gittim en olmadı sunucu olurum dedim. Gittiğim yerin yanında da tiyatro kursu vardı Bakırköy’de. Onlar da bana ‘Gel sen de’ dediler ben de provalarına gidip gelip izlemeye başladım ve ‘Sen girsene konservatuar sınavlarına’ dediler. El birliği ile beni sınava hazırladılar. Zaten bir tek Mimar Sinan Üniversitesi’ne sınava girmiştim. Bir de kazanacağımı asla düşünmüyordum ancak birinci aşamayı kazandım. Ardından ikinci aşamayı da kazandım ve açıkladım aileme. Çünkü öğretmenlikte de son sınıftaydım ve ailemi bu duruma ikna etmek zordu. Derken bir şekilde ikna ettim ve girdim konservatuara” diyerek İbrahim Selim ve stüdyodakilere kariyer hikayesini anlattı.