Başarılı oyuncu Elçin Afacan, "Zamanın Kapıları" dizisinde ilk kez kötü bir karakteri canlandırmanın heyecanını yaşadığını ve bu rolü oynamaktan büyük keyif aldığını dile getirdi. Sürekli farklı rolleri denemekten hoşlandığını belirten Afacan, "Hayatımda ilk defa kötü bir karakteri canlandırdım. Aslında, bence kendince geçerli sebepleri olan bir karakteri oynuyorum. Bizde genellikle 'Bu kişi bu tür rollerde başarılı, hep aynı tür rollerde oynasın' düşüncesi çok yaygın. Bu kalıbı kırabildiğim için çok şanslı hissediyorum. Kötü karakterin diğer rollerden farkı olduğunu düşünmüyorum ve bu ayrımı doğru bulmuyorum. Daha önce bu konuda pek şans verilmiyordu. Bana bu şansı verdikleri için çok mutluyum. Bu benim için çok değerli" diyerek düşüncelerini paylaştı.
Set ortamının çok keyifli geçtiğini belirten başarılı oyuncu, Erkan Can ile aynı sette olmanın büyük mutluluk verdiğini söyledi. Afacan, "Erkan abiye, üstadıma hayranım. Hayatımda ilk defa onunla aynı sette bulunuyorum. Mükemmel bir adam. Çok fazla sahnemiz olmadı ama onun olduğu yerde olmaktan büyük keyif alıyorum. Çok zevkli, kibar, bilgili bir insan," diye konuştu.
Tiyatro Beni Besliyor ve Rahatlatıyor
Afacan, oyunculuğun yanı sıra tiyatro sahnelerinde de yer aldığını ve "Titus Kompleks" oyununu oynamaya devam ettiklerini açıkladı. Tiyatro ile dizi oyunculuğu arasındaki ayrıma farklı bir yorum getiren Afacan, "Dizi oyunculuğuyla tiyatroyu birbirinden ayrı tutmuyorum. Büyük farklılıkları olsa bile bir oyuncu olarak çalışmalarım ve gösterdiğim eforun aynısını hem orada hem burada yapıyorum. Tiyatro, beni besleyen bir şey. Gece çok çalışırsınız ve yatağa girdiğinizde rahatlarsınız; tiyatro da beni rahatlatan, nefes aldığım bir yer. İkisini aynı anda götürmek zaman açısından zor oluyor. Ama zamanım olsa ikisini de bir arada götürmeyi çok isterim," dedi.
Kalabalıktan Uzak, Doğa ile İç İçe Tatil Tercih Ediyorum
Yaz planlarından da bahseden güzel oyuncu, çalışacağını ancak ufak kaçamaklar yaparak tatile çıkacağını belirtti. "Yazın ilk annemlerin yanına gideceğim. Bodrum, Çeşme bana göre değil. Kalabalık yerleri tercih etmiyorum. Zaten İstanbul kalabalık bir şehir. Daha az insan olan yerlere gitme eğilimindeyim. Türkiye'de nerede daha çok ağaç varsa, orayı tercih ediyorum," diyerek planlarını paylaştı.
