MUBI'nin ocak ayı programında hangi filmler var?

KÜLTÜR SANAT 27.12.2022, 10:02 27.12.2022, 10:44

Ocak ayında, 2022 İngiliz Bağımsız Film Ödülleri’nde 16 kategoride aday gösterilen ve En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Görüntü Yönetimi, En İyi Kurgu dahil olmak üzere 7 ödül kazanan, Charlotte Wells tarafından yazılan ve yönetilen GÜNEŞ SONRASI (2022) MUBI izleyicisiyle buluşacak.

Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu’nun ustalık işi BİRLİKTE ÖLECEĞİZ (2021) 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’ndeki prömiyerinin ve festival gösterimlerinin ardından ilk kez MUBI’de izlenebilecek. Ayrıca, Fatih Akın’ın kült filmi DUVARA KARŞI (2004) yersiz yurtsuzluğa, aşka, geleneklere başkaldıran hikayesiyle sinemaseverlerle buluşacak.

MUBI’de öne çıkan diğer yapımlar arasında, Merve Bozcu imzalı güzellik algısına ve estetik endüstrisine dair fantastik bir öykü kuran kısa film PLASTİK RÜYA (2021), Emine Emel Balcı’nın bir tekstil atölyesinde çalışan Serap’ın hayallerini, çarpıp durduğu duvarları anlatan filmi NEFESİM KESİLENE KADAR (2015), Todd Haynes’in başyapıtı CENNETTEN ÇOK UZAKTA (2002), yarattığı tekinsiz dünyalarla tanıdığımız Lucile Hadžihalilović’in son tuhaflığı EARWIG (2021), İtalyan sinemasının çağdaş ustalarından Pietro Marcello’nun MARTIN EDEN (2019) uyarlaması, oğluyla arasındaki mesafeyi kapatmaya çalışan bir annenin portresini çizen Sergio Castellitto’nun unutulmaz filmi SEN DÜNYAYA GELMEDEN (2012), tutkunun dilini beyazperdede en güzel aktaran yönetmenlerden Julio Medem’in ATEŞLİ ODA (2010) filmi, Kit Zauhar’ın üniversiteyi bitirmek üzere olan bir kadının hayata ve aşka dair endişelerini anlatan filmi ACTUAL PEOPLE (2021), Polonya sinemasının öncülerinden Wanda Jakubowska’nın imzasını taşıyan SON ETAP (1948) ve İngiliz sinemasının unutulmaz komedi klasiklerinden Robert Hamer imzalı HASSAS KALPLER VE TAÇLAR (1949) yer alıyor.

GÜNEŞ SONRASI

Charlotte Wells, 2022

Genç bir yönetmenin ilk filminin küresel çapta bir fenomene dönüşmesine, filmden repliklerin milyonlarca insanda duygusal bir yankı bulmasına nadiren şahit oluruz. İskoç yönetmen Charlotte Wells, 90’larda Muğla’daki bir tatil köyünde babasıyla geçirdiği yaz tatilini hafızasının süzgecinden geçirerek anlattığı filmini şöyle tarif ediyor: “Geçmişten bir anıyı yâd etmek ve o anın size ne hissettirdiğini hatırlamaya çalışmak yepyeni bir duyguyu beraberinde getiriyor; geçmişteki o anın şimdi sizin için ne anlama geldiği duygusunu. Söz dağarcığıyla epey zengin ve İngilizceye tercüme edilmesi zor bir dil olan Türkçede, hasret kelimesi özlem duymanın, sevginin ve kaybın taşıdığı anlamların bir araya gelmesinden oluşuyor. Bu bağlamda, filmin duygusunu açıklamak için de fazlasıyla yerinde bir sözcük.” GÜNEŞ SONRASI herkesi kendi hafızasında, çocukluğunda duygusal bir yolculuğa çıkarıp, adı konulmaz duygularla geri getiriyor. Paul Mescal’i hiç alışık olmadığımız bir rolde karşımıza çıkaran, 12 yaşındaki Frankie Corio’yu uluslararası bir yıldıza dönüştüren film, sayısız ödül kazandı, daha da kazanacak. Her şeyden önemlisi, daha uzun yıllar, tarif edemediğimiz bazı duyguları hatırlamamızı sağlayacak, onlara görsel karşılıklar bahşedecek.

BİRLİKTE ÖLECEĞİZ

Hakkı Kurtuluş, Melik Saraçoğlu, 2021

Birbirini çok sevmekle beraber hiç kimsenin çektirmediği kadar acı çektiren bir çiftin yıllara yayılan öyküsü. GÖZÜMÜN NÛRU ve DERMANSIZ gibi filmleriyle tanıdığımız Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu, derin bir aşkın filizlenişini ve soluşunu anlatırken, Türkiye’nin yıllar içinde geçirdiği dönüşümün hayatlarımız ve duygusal salınımlarımızdaki izdüşümünü resmediyor. Estetik olarak cüretkar ve yenilikçi bir tavra sahip filmin geniş oyuncu kadrosunda Su Kutlu, Özgür Emre Yıldırım, Nazlı Bulum, Süleyman Turan, Tülay Günal, Cengiz Bozkurt ve Ayşenil Şamlıoğlu gibi isimler öne çıkıyor. BİRLİKTE ÖLECEĞİZ, 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’ndeki prömiyerinin ve festival gösterimlerinin ardından ilk kez MUBI’de izleyicilerle buluşacak.

DUVARA KARŞI

Fatih Akın, 2004

Sibel ve Cahit’in hikayesi, yersiz yurtsuzluğa, aşka, geleneklere başkaldırmaya dair modern bir klasik. Fatih Akın’ın filmi her izlendiğinde farklı duygular uyandırıyor.

PLASTİK RÜYA

Merve Bozcu, 2021

Başrollerinde Nihal Yalçın, Salih Bademci ve Tuğrul Tülek'in yer aldığı, Merve Bozcu imzalı bu çarpıcı kısa film, güzellik algısına ve estetik endüstrisine dair fantastik bir öykü kuruyor.

NEFESİM KESİLENE KADAR

Emine Emel Balcı, 2015

Bir tekstil atölyesinde çalışan Serap’ın hayallerini, çarpıp durduğu duvarları anlatan filmde Emine Emel Balcı derinlikli bir ana karakter yaratırken, Esme Madra da Serap’a başarıyla hayat veriyor.

CENNETTEN ÇOK UZAKTA

Todd Haynes, 2002

Todd Haynes’in başyapıtı, Douglas Sirk’ün All That Heaven Allows isimli klasik melodramlarını yeniden yorumlarken, Julianne Moore’un en unutulmaz performanslarından birine sahne oluyor.

EARWIG

Lucile Hadžihalilović, 2021

Yarattığı tekinsiz dünyalarla tanıdığımız Lucile Hadžihalilović’in son tuhaflığı, Lynch ve Cronenberg gibi ustaların mıntıkasında geziniyor, sürrealist tonlarla dans ediyor.

MARTIN EDEN

Pietro Marcello, 2019

İtalyan sinemasının çağdaş ustalarından Pietro Marcello, Jack London’ın otobiyografik romanının bu özgün yorumuyla çok konuşuldu.

SEN DÜNYAYA GELMEDEN

Sergio Castellitto, 2012

Penélope Cruz’un varlığından büyük güç alan bu dokunaklı öykü, oğluyla arasındaki mesafeyi kapatmaya çalışan bir annenin portresini çizerken, savaşın açtığı yaraları da resmediyor.

ATEŞLİ ODA

Julio Medem, 2010

Tutkunun dilini beyazperdede en güzel aktaran yönetmenlerden Julio Medem, yolları ayrılmak üzere olan iki kadının geçirdiği tek geceyi mitolojik çağrışımlarla anlatıyor.

İSMİ GÜZİDE

Eylem Kaftan, 2005

Eylem Kaftan, pek çok festivalden ödülle dönen bu hayli kişisel belgeselde, 30 yıl önce Diyarbakır'da töre cinayetinde öldürülen halasının hikayesini anlatmak için bir yolculuğa çıkıyor.

ACTUAL PEOPLE

Kit Zauhar, 2021

Tarzıyla Amerikan bağımsız sinema geleneğinin önemli ismi Kevin Smith’i anımsatan Kit Zauhar, üniversiteyi bitirmek üzere olan bir kadının hayata ve aşka dair endişelerini iddiasız ama yaratıcı bir şekilde aktarıyor.

SON ETAP

Wanda Jakubowska, 1948

Polonya sinemasının öncülerinden Wanda Jakubowska’nın imzasını taşıyan bu klasik, Auschwitz’deki toplama kamplarında cesaretiyle nam salan bir grup kadına odaklanıyor.

HASSAS KALPLER VE TAÇLAR

Robert Hamer, 1949

İngiliz sinemasının unutulmaz komedi klasiklerinden biri. Alec Guinness’in sekiz ayrı karakteri canlandırdığı, sivri dilli bir burjuvazi taşlaması.

Ari Aster'den İki Film Birden

New York doğumlu genç yönetmen Ari Aster, korku sinemasının son yıllarda geçirdiği dönüşümün mimarlarından biri. A24 etiketiyle çıkan ve hem gişede hem de eleştirmenler nezdinde büyük ses getiren bu iki film, korku türünün aile travmaları, ilişkiler, ayrılıklar ve güncel meseleler üzerine düşünmek için ne denli yaratıcı bir alan sunduğunu kanıtlar nitelikteler. Hem 2018 yapımı AYİN hem de onu takip eden RİTÜEL (2019), Kuzey mitolojisine, halk öykülerine ve pagan mitlerine has tekinsiz motifleri günümüz toplumundan kesitlerle iç içe anlatıyor. AYİN, bir ailede birkaç kuşağa yayılan bir travmayı yansıtırken, korku hayranlarını mest eden ikonik bir finalle noktalanıyor. Florence Pugh’un yıldızlaştığı RİTÜEL ise, ağır bir kayıpla baş etmeye çalışan genç bir kadının deneyimini merkezine alırken, pagan ritüellerden beslenen sürprizlerle dolu bir rota tutturuyor. Her iki film de, korku sinemasının klasiklerine saygı duruşunda bulunurken, bu köklü türü adeta yeniden tanımlıyor.

Yorgos Lanthimos Sineması

Yunan Tuhaf Dalgası’nın yıldız yönetmeni Yorgos Lanthimos, 2000’lerde ekonomik olarak çalkantılı yıllar geçiren Yunanistan’a dair sıradışı öyküler anlatan bir grup yönetmenin en dikkat çekici olanı. Tiyatro kökenli olan Lanthimos, adeta bir kumpanya gibi beraber ürettiği isimlerle birlikte dünya sinemasının en gözde akımlarından birine imza attı. Lanthimos sinemasına odaklanan bu seçki, yönetmeni üne kavuşturan KÖPEK DİŞİ’nin (2009) yanı sıra, küçük bir kasabada bir seri katilin eylemlerini yeniden canlandıran bir grup insanın saplantılarını tasvir eden KINETTA (2005) ve yakınlarını kaybedenlere hizmet vererek onların sevdiklerinin yerine geçen tuhaf bir topluluğun hikayesi ALPLER’e (2011) yer veriyor. Lanthimos’un aşırı stilize üslubu, çoğu zaman söylenenlerin tam tersini hissettiren diyalogları ve duygusal açıdan ifadesiz karakterleri, yönetmenin imzası olarak tüm bu filmleri bir külliyatın parçası kılıyor.

Lars von Trier Sineması

MUBI, dünya sinemanın kötü çocuğu Lars von Trier’nin yepyeni mini dizisi KRALLIK ÇIKIŞ’ı seyircilerle buluşturduktan sonra, her filmiyle sinema geleneklerine meydan okuyan Danimarkalı kışkırtıcı yönetmenin kapsamlı bir retrospektifini sunmaya hazırlanıyor. Haziran ayına dek sürecek bu toplu gösterim, ocak ayında yönetmenin ilk iki filmi, SUÇ UNSURU (1984) ve SALGIN (1987) ile başlıyor. Yönetmenin “Avrupa Üçlemesi”nin ilk ayağını oluşturan SUÇ UNSURU, distopik atmosfere sahip bir kara film. Üçlemenin devamı niteliğindeki SALGIN ise, siyah-beyaz sinematografinin imkanlarıyla oynayan, yönetmenin biçimsel denemelerine devam ettiği özgün bir korku örneği.

MUBI Ocak Ayı Programı