Menajerimi Ara’da sorun ne?
Menajerimi Ara gerçekten çok sevdiğim bir Fransız dizisiydi. Bazen “Keşke öyle kalsaydı” derken buluyorum kendimi. Ama sonra dizinin Ahsen Eroğlu’nu kazandırdığını hatırlayıp “Yok yok, iyi oldu bu proje” diyorum. Ahsen’e bayılıyorum. Ancak dizinin normal başlayan, yükselişe geçen ve bir anda düşen reytinglerine bakınca şaşırmıyorum. Çünkü ilk bölümde her şeye Fransız kalan Menajerimi Ara, sonrasında da ana meselesinden o kadar uzaklaşıp sırtını bir aşka ve ünlü konuk oyuncularına dayamış ki düşüşe geçmesi kaçınılmazmış. "Mış" diyorum çünkü bir süredir Menajerimi Ara’yı izlemiyordum. Hafta sonu birkaç bölümü arka arkaya izleyince neden kan kaybettiğini anladım.
Dicle ve Barış aşkı masalsı değil!
Öncelikle Ay Yapım bu sezon Menajerimi Ara’yı uyarlamayı planlayarak çok doğru bir hamle yapmış. Çünkü bu sezon babaları tarafından sevilmeyen, sevmeyi beceremeyen, sevgisini gösteremeyen babaların ve kızların hikayesi reyting getiriyor. Aslında Menajerimi Ara’da evini tam bu çatışma üzerine kuran bir iş. Kıraç ve Dicle’nin baba kız olamama hali ve Kıraç’ın her seferinde babalık sınavından sınıfta kalması nefis bir çatışmayken, bize sürekli bir aşk hikayesi dayatılıyor. Dicle ve Barış’ın aşkı da maalesef ne masalsı, ne imkansız, ne gerçek! O nedenle de izleyici de karşılığını göremiyor. Baba kız çatışmasından aşka direksiyon kıran dizi orada da izleyiciden geçer not alamıyor.
Kendi adlarıyla rol yapıyorlar
Dizinin diğer önemli insanı Feris. Onun da zaten gerçek hikayesini malum Türk televizyonu olduğu için açamıyorlar. Onun yerine de sağlam bir hikaye bulunamadığı için dizi konuk oyuncuların kendi adlarıyla başkalarını oynadıkları, oyun içinde oyuna dönüşen bir hal alıyor. Sorun dizide kendi adıyla oynayan Gökçe Bahadır’ın da orada Gökçe Bahadır olmaması… Ya da Çağatay Ulusoy’un, Tuba Büyüküstün’ün, Nebahat Çehre’nin, Melisa Şenolsun’un, Edis’in, Alican Yücesoy’un ya da tüm konukların… Seyirci gerçekle sahteyi inanın hemen anlıyor. Hal böyle olunca ortaya bu düşük reytingler çıkıyor. Bu sezonun trendlerine bakınca Menajerimi Ara’da hepsi var ama kıvamı tutturmakta bir sorun olmuş. Umarım en kısa zamanda işin seyrini değiştirecek bir hamle yapabilirler.
Sadakatsiz gerilimi ve acıyı harmanlamalı
Sadakatsiz bir haftadır herkesin dilinde… İnsanlar diziyi çok sevenler ve nefret edenler olarak ikiye ayrıldılar. Hem sevilmesinin, hem de nefret edilmesinin sebebi aldatılma meselesi. Maalesef aldatılmayan kadın neredeyse yok. O nedenle konu çok gerçek. Ama intikam ne kadar inandırıcı olacak onu gelecek bölümlerde göreceğiz. Eğer kadının intikamını da gerçeklik üzerine kurarlarsa reytinglerini daha da yükseltecektir. Çünkü pek çok kadının içinde aldatılmanın intikamını alamamış olmanın verdiği bir burukluk vardır. Asya üstünden hepimiz kendi aldatılma öykümüzü temize çekebiliriz. Diziye karşı net bir mesafem var. Çünkü Dr. Foster uyarlaması. İlk bölüm ritmini oturtamadığı da ortada… Ama ikinci bölümden itibaren gerilimi, olayları, zekayı ve acıyı da harmanlarlarsa ciddi anlamda izleyiciyi yakalayacaktır.