“Samim seni öldürürüm!”
“Samim seni öldürürüm!” Meliha, onu evlenmek üzereyken terk edip giden ve kayıplara karışan Samim’i uzun yıllar sonra tekrar gördüğünde elinde oklavayla üzerine yürür ve böyle tehdit eder onu. Öldürmez tabii. Dizi yeni başlamıştır daha.
Yıllarca “cruise” gemilerinde şef garsonluk yaparak hayatını geçindiren ve geçmişe dair tüm sorumluluklarından uzak yaşayan Samim, kız kardeşinin ani ölüm haberiyle İstanbul’a döndüğünde kardeşinin üç çocuğuna bakmak zorunda olduğu gerçeğiyle yüz yüze kalmış, bir arkadaşının Emirgan sırtlarındaki eski, ahşap evine yerleşmek zorunda kalmıştır. Ne var ki kaderin Samim’e oyunu bu kadarla bitmemiştir. Tam karşısındaki evde hayatının aşkı, terk ettiği nişanlısı Meliha ve iki kız kardeşi oturuyordur. Meliha ve Samim birinci bölümün sonunda karşılaşırlar ve o dakika kıyamet kopar.
İlk bölümü 18 Kasım 2008 gecesi atv’de ekrana gelen “Canım Ailem”, gücünü Uğur Yücel ve Ozan Güven gibi iki büyük stardan alan bir aile dizisidir. Uğur Yücel’in karşına konulan kadın oyuncuyu henüz kimseler tanımıyordur ama daha ilk fragmanda o kadar dikkat çeker ki herkes “Kim bu kız?” diye sormaya başlar.
O kız, dizinin çekildiği günlerde 29 yaşında olmasına rağmen, 40’lı yaşlarındaki Meliha’ya başarıyla hayat veren Şebnem Bozoklu’dur. Sadece meçli saçlarıyla değil, hayata bakışı ve yaşam biçimiyle de ‘80’li yıllarda takılıp kalmış bir kadındır Meliha. Adeta “Perihan Abla” dizisinden çıkıp gelmiş gibidir. En çok da bu yüzden, bu 2000’li yıllar aile dizisinin seyirci tarafından sevilmesinde büyük pay sahibi olur.
Sadece Şebnem Bozoklu değil, kız kardeşleri Feride ve Seyhan’ı canlandıran Ezgi Mola ve Funda Eryiğit de “Canım Ailem”le seyircinin gönlünü kazanacak ve starlık yolunda ilk adımlarını bu diziyle atacaklardır. Dizide küçük bir rolde görünen Gonca Vuslateri de “Canım Ailem”le yıldızı parlayan oyunculardan biri olur. Yanı sıra İlker Aksum, emektar oyuncular Arif Erkin, Nejat Birecik, Candan Sabuncu ve yine genç oyuncular Sezgi Mengi, Deniz Denker ve Alpay Şayhan da katkısıyla dizi yayınlandığı dönem de kısa sürede seyircinin gözdesi haline gelir.
Bugün hâlâ bir dizi klişesi olarak kullanılan Boğaz sırtlarının dar sokaklarındaki ahşap evler, “Canım Ailem”de de başrol oyuncularından rol çalar. Tıpkı dizinin müzikleri gibi. Deniz Tuzcuoğlu ve Targan Türe imzalı müzikler, özellikle de jenerik müziği, bir aile dizisinin bütün sıcaklığını taşır. Aslında bir “rock” müzisyeni olan ve Dört x Dört grubunun hem solisti hem de şarkı yazarı olan Deniz Tuzcuoğlu ile daha sonra daha ziyade reklam müzikleri sektöründe adından söz ettirecek Targan Türe, yaptıkları müziklerle “Canım Ailem”in sevilmesinde büyük rol oynarlar.
“Canım Ailem”in Samim ve Meliha eksenindeki ana hikâyesi kadar yan hikayeleri de çok güçlüdür. Farklı karakterlerde üç kız kardeş arasındaki ilişki, Samim’in can dostu Ali’nin Seyhan’la aralarında başlayan gizli aşk, Seyhan’ın nişanlısı Halim’le, Seyhan’ın ablası Feride arasında sonradan filizlenen yasak aşk ve Samim’in tam da büyüme çağındaki üç yeğeninin sorunları, her biri hayatın içinden, gerçekçi detaylarla olay örgüsünü inandırıcı ve bir o kadar da heyecan verici kılar. Komedi ve dram unsurlarının ustaca harmanlandığı “Canım Ailem”, hiç entrika ve aksiyona yer vermeden, tıpkı “Süper Baba”, “İkinci Bahar” ve benzeri dizilerin gittiği yıldan giderek bir döneme imzasını atar.
Erol Avcı’nın yapımcılığını, Sadullah Çelen’in yönetmenliğini ve Selin Tunç’un senaristliğini üstlendiği “Canım Ailem,” 9 Haziran 2010 gecesi, 63’üncü bölümüyle sonlanır. Meliha 63 bölüm boyunca neredeyse her bölümde en az bir kere “Samim seni öldürürüm!” demiştir ama sonunda yıllardır sandığında bekleyen gelinliği giymiştir işte. Seyhan Ali’sine, Feride Halim’ine kavuşmuştur. Son sahnede üç gelin ve üç damat, bütün set ekibiyle birlikte seyircilere el sallayarak veda eder.