Uzaylı Seden
Elin “Tatlı Cadı”sı varsa, bizim de “Uzaylı Zekiye”miz vardı. Süper güçleriyle bütün karmaşık olayları çözebilir, bütün kötüleri yenebilir, ters giden her şeyi yoluna koyabilirdi. Zekiye, 80’li yıllarımızın saflığı, naifliği, iyi niyeti ve masumiyetinin bir özeti gibiydi. Şayet o yıllarda bizim de onun gibi süper güçlerimiz olsaydı, biz de kötülüğe karşı iyiliğin kazanması için kullanırdık çünkü.
Zekiye, annesi ve babasıyla orta halli bir mahallede, mazbut bir hayat süren, epeyce saf, beceriksiz ve hatta ilkokulu bile zar zor bitirebilmiş yarım akıllı bir kızcağızdır. Bir gün ne olursa olur ve güneşteki patlamaların süpersonik etkisi, dünya üzerindeki milyarca insan arasından gelir Zekiye’yi bulur. O anda beyninde şimşekler çakar, gözlerinden kırmızı ışıklar çıkar ve Zekiye tıpkı adı gibi zehir zemberek zeki birine dönüşür. Saflığından yararlanarak onu tuzağa düşürmek isteyenlere, etrafındaki insanlara kötülük yapanlara karşı adeta bir süper kahramandır artık. Dizi boyunca ne zaman saflığı nedeniyle zor duruma düşse, ne zaman işler karışsa, en zor anda o şimşekler çakacak, bir anda zekileşen Zekiye, kötülere dersini verecek, sorunları çözecektir.
İlk bölümü 10 Ekim 1988 gecesi TRT 1 ekranında yayınlanan “Uzaylı Zekiye”, 10 bölüm olarak ekrana gelir. Zekiye’yi canlandıran Seden Kızıltunç, aynı zamanda dizinin senaryosunu da yazmıştır. Babası rolünde Münir Özkul’un, annesi rolünde Doğu Erkan’ın oynadığı dizinin kadrosunda Üstün Asutay, Suna Selen, Atacan Arseven gibi tiyatro kökenli oyuncular vardır. Oksal Pekmezoğlu’nun yönetmen koltuğuna oturduğu “Uzaylı Zekiye”nin müzikleri ise Cahit Berkay tarafından yapılır.
Bazı kaynaklarda ‘Türkiye’nin ilk fantastik dizisi’ denilse de aslında Türkiye’nin ilk fantastik dizisi “Uzaylı Zekiye”den çok önce, 1980 yılında yine Seden Kızıltunç’un senaryosunu yazıp Zihni Göktay’la başrolünü paylaştığı “Zaman Mekân Makinesi” adlı dizidir. Zamanda yolculuğu mümkün kılan bir makine icat etmiş Şükrü Bey ve eşinin fantastik maceralarının anlatıldığı “Zaman Mekân Makinesi” siyah beyaz ekranda o güne dek yayınlanmış en enteresan dizidir.
Ankara Devlet Konservatuarında başlayan oyunculuk serüvenine uzun yıllar İstanbul tiyatrolarında devam eden Seden Kızıltunç, 70’lerin ikinci yarısından itibaren çeşitli televizyon programlarında kimi zaman oyuncu, kimi zaman sunucu olarak boy gösterir ve ülke çapında tanınan bir isim olur. Özellikle Halit Kıvanç’ın sunduğu “Zaman Zaman İçinde” ve “Sarmaşık” adlı eğlence programlarında yaptığı tiplemelerle adından söz ettiren Kızıltunç’un ilk dizisi de “Zaman Mekân Makinesi”dir. Ardından yine fantastik bir proje olan “Pilli Gelin” dizisini yazar ama o proje hayata geçmez. 1988 yılında yayınlanan “Uzaylı Zekiye” ise sadece 10 bölüm sürmesine rağmen, bir kuşağın hafızasında derin izler bırakacaktır.
en ilginç tarafı “Uzaylı Zekiye”de lise çağlarında bir genç kızı canlandıran Seden Kızıltunç’un dizi çekilirken 46 yaşında olmasıdır. Minyon tipi ve yaşsız oyunculuğu ile Kızıltunç, pek kolay başarılamayacak bir şeyi başarır ve seyirciyi 16-17 yaşlarında bir genç kız olduğuna inandırır.
Seden Kızıltunç’un fantastik dizi sevdası 1993’te “Sihirli Safiye”, 1995’te de “Biyonik Belma” dizileriyle devam eder ama artık televizyonlarda envaı çeşit dizinin yer aldığı o yıllarda bu diziler, “Uzaylı Zekiye” kadar dikkat çekmez.
TRT Arşiv YouTube kanalında bir süre yer alan ancak sonra nedense kaldırılan “Uzaylı Zekiye”yi birileri yine YouTube’a koymuş, görüntü kalitesi çok iyi olmasa da halen izlenebiliyor. “Zaman Mekân Makinesi”, “Sihirli Safiye”, “Biyonik Belma” ve fantastik olmamasına karşın yine hınzır bir Seden Kızıltunç dizisi olan “Milyarder Memnune” ise TRT arşivinde gün ışığına çıkmayı bekliyor.
yaşına rağmen hâlâ tiyatro yapmaya devam eden ve enerjisinden bir şey kaybetmeyen Seden Kızıltunç, neden bilmem, ülkede gerektiğince ve hak ettiğince adı anılmayanlar arasında. Kim bilir belki TRT bir gün o dizilerini de gün ışığına çıkarır da bu yaratıcı, ileri görüşlü ve zamanın ötesinde, adeta hakikaten “uzaylı” oyuncunun daha fazla kıymetini biliriz.