Pandemi izleyiciyi de kendine getirdi. Kısıtlamalar süresince hayatı eve sığdırıp, elinin ucundaki kaliteli ya da farklı içerikle tanışan Türk halkı, ana akım televizyon kanallarındaki özensiz, samimiyetsiz bulduğu yapımlarla ilişkisini kesti. Reytinglere bakınca çok net görüyoruz.
Kesti ama TV izlemeyi bırakmadı. Toplam reytingin yükseldiği bu aylarda izleyici hikayesi ve çatışması sağlam, kaliteli, inandırıcı ve star isimler yerine hayran bıraktıran oyunculuklar üzerine inşa edilmiş yapımlara kaydı. Kısaca pandemi süreci izleyici içinde içerik açısından bir eğitim süreci vazifesi gördü. Dayatılan, ajitasyon temelli karton hikayeler yerine gerçek hikayeler karşılık buldu. Bu tarz işlerin yurt dışı satışı daha az olur şeklindeki beklentinin de doğru mu yanlış mı olduğunu bir sene içinde değerlendirebiliriz. Şahsi kanaatim Latin Amerika pazarında gerileme olsa dahi Batı pazarında yeni nesil dramaların daha çok iş yapağı yönünde. Bunu da yaşayarak öğreneceğiz.
Yeni platformlar
Daha önce de yazmıştım. Global oyuncular varken yerli bir platformun finansal olarak iyi bir yatırım olduğunu düşünmüyorum. Ama global oyuncu olmaya dönük bir strateji varsa, nasıl başarılabileceğini bilmesem de bunu sadece desteklerim. Acun Medya’nın yeni platformu Exxen’in duyurusu hafta içinde yapıldı. Başına da sektörün sevdiği ve saygı duyduğu Ümmü Burhan getirildi. Çok doğru bir tercih olduğunu düşünüyorum. Başarılı olacaklarını ümit ederim.
Bir diğer platform hazırlıkları da sürüyor ama Exxen kadar planlı ve organize değiller anladığım kadarıyla. Rekabet ne kadar artarsa kalite o kadar artar. Sonunda kazanan izleyici olur.
YouTube
YouTube’da daha çok zaman geçirdikçe kendisini “içerik yaratıcısı” olarak adlandıran bir sürü sözde fenomenle karşılaştım. İzlediğim videoların yüzde 95’inin hiçbir amacı ve derinliği yok. Bolca argo, küfür ve kimse kusura bakmasın soytarılık var. Premium özelliği YouTube’unda farklı bir noktaya taşınmasını sağlayacak. Artık herkesin kendi kanalı olan bu dünyada da doğal bir süzgeç birçoğunu eleyecek diye düşünüyorum. Her şeye rağmen YouTube geleceğin mecrası. İyi içerik kazanacak.