Bir Elazığlı olarak Elazığ Kültür ve Sanat Derneği tarafından bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Uluslararası Çayda Çıra Film ve Sanat Festivali’ne ilk defa katıldım. Kültür ve Sanat Derneği Başkanı Serdar Kara arayıp festivalin ulusal film yarışma bölümünde jüri olmamı istedi. Depremden sonra Elazığ’da düzenlenecek ilk sanat etkinliği olacağını da söyleyince akan sular durdu ve kabul ettim. Jüri başkanlığını yönetmen Serdar Akar’ın üstlendiği, oyuncular Reha Özcan, Sefa Zengin, Serap Ogan Eren, senarist Bahar Filiz Ekinci, yönetmen Zöhreh Zamani Khalaflou ve bendeniz gazeteci Oya Doğan’dan oluşan jüri üyeleri 12 yarışma filmini 7 kategoride değerlendirerek ödüllendirdik. Serdar Akar’ın yönetimiyle demokratik bir oylama yöntemi yapıldı ve herkes fikrini beyan etti. Sonuçta kazanan film Leyla Yılmaz’ın senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği Bilmemek filmi oldu. Tüm kararlarımızı gerekçeli yazdığımız için burada da Bilmemek filmini neden seçtiğimizi açıklamak isterim. Sadece bir sorunun önce bir gencin psikolojisini nasıl bozduğunu ve ardından da bir aileyi nasıl dağıttığını anlatıyordu Bilmemek. Yani bir soruyla gelecekte başımıza gelebilecek felakete karşı çok şey söylüyordu. O nedenle diğer 11 film arasından sıyrıldı ve ‘En iyi Film’ ödülünü aldı.
5 gün sinema konuşuldu
13. Uluslararası Çaydaçıra Film ve Sanat Festivali 17 Kasım akşamı Elazığ Windyhill Otel’de düzenlenen açılış töreniyle başladı. Törende ünlü çaydaçıra oyunu oynandı ve Kürsübaşı sahne aldı. Her ne kadar bu konsepti sevsem de bir film festivali açılışının sinemada olmasını tercih ediyorum. Açılış gecesi sevgili Serap Ogan Eren, Suavi Eren ve Sibel Soyukaya’yla yan yana oturduk. O andan itibaren de şahane bir arkadaşlık başladı aramızda. Daha sonra bize Zöhrer Zamani Khalaflou, Mehmet Ali Arslan, Özlem Savaş, Merih Fırat, Serap Gedik, Caner Ural, Kıvanç Terzioğlu, Murat Tümen, Numan Çakır, Seda Turan, Ercan Mehmet Erdem, Ebru Demir, Emir Özden, Emrullah Çakay, Gönül Moroğlu, Halil Karaata da katıldı. 5 gün hem sinema konuştuğumuz, hem de Elazığ’ı gezdiğimiz bir festival yaşadık. Pazar akşamı devlet tiyatrosu salonunda düzenlenen törenle ödüller sahiplerini buldu. En iyi film ve en iyi senaryo ödüllerini Bilmemek filmi ve Leyla Yılmaz aldı. En iyi yönetmen ödülü Çatlak filmiyle Fikret Reyhan, en iyi görüntü yönetmeni ödülü ise Çatlak filmiyle Marton Miklauzic'un oldu. En iyi erkek oyuncu Kumbara filmindeki performansıyla Murat Kılıç olurken, jüri iki erkek oyuncuya "Jüri Özel Ödülü" verdi. Bilmemek filmindeki performansıyla Emir Özden ve Soluk filmindeki inandırıcılığıyla Emrullah Çakay Jüri Özel Ödülü aldı. En iyi kadın oyuncu ödülü ise üç oyuncuya gitti. Koridor filmiyle Emel Göksu, Ayşe Demirel ve Bilmemek filmiyle Senan Kara en iyi kadın oyuncu ödüllerini aldılar. En iyi müzik ödülü ise Ölü Ekmeği filmiyle Reis Çelik, Engin Aslan ve Ertan Tekin'in oldu.
Yeni festival mayıs 2022’de!
Pazartesi günü Elazığ’dan ayrılırken festival başkanı Serdar Kara ve ekibi çoktan mayıs 2022’de düzenleyecekleri 14. Uluslararası Çaydaçıra Film ve Sanat Festivali için çalışmaya başlamıştı bile. Umarım bir sonraki festivalde pandeminin etkisi azalır ve daha fazla insana ulaşır sinema.
Kazanan hep aşk olsun
Uzun zamandır birbirine aşkla bakan çift görmeye hasretiz. O nedenle aşık bir çift görünce yanlarından ayrılmıyorum. Üstelik o aşk uzun yıllara dayanıyorsa merakım daha da artıyor. Festivalde tanıştığım Serap Ogan Eren ve Suavi Eren çifti son yılarda tanıştığım birbirine en aşkla bakan çiftti. Aralarında adeta sessiz bir anlaşma vardı. Hem birlikte vakit geçirmeyi seviyorlardı, hem de birbirlerinden ayrı bir alanları vardı. Arkadaş olmayı da başarmışlardı, incelikli olmayı da… Ama en önemlisi birbirlerini sevdiklerini söylemekten hiç çekinmiyorlardı. Bir anda, durup dururken birbirlerine bakıp “İyi ki seninleyim” diyorlardı. Dünyanın birbirine kabalaştığı, ikili ilişkilerde aşk kelimesinin zikredilmediği bir dönemde bu incelikli çifte hayran olmamak imkansız. Serap ve Suavi aşkınız katlanarak artsın ve o güzel kalbinizden yayılan sevgi herkesi sarsın. Kazanan hep aşk olsun.