Televizyon formatlarıyla ilgili yazım aşırı ilgi gördü. TV format yaratımıyla ilgilenen, bu işe gönül ve emek vermiş tanımadığım ne çok insan varmış; şahsen şaşırdım ama bu durumdan da çok memnun oldum. Neden mi?
Buyurun, okuyun o zaman...
Hep yurt dışı formatlardan ve bu hazır formatların başarılı “uygulayıcılarından” bahsettik. Ben de bunlardan biri sayılabilirim, yapımcısı olduğum yarışma formatları ile listede en azından ilk 10’a girebilirim. Ama “uygulayıcı” olmaktan ziyade bence asıl başarı tamamen Türk yaratıcılara ait formatların; yani milli ve yerli formatların dünyayı dolaşmasında... Bu grubun açık ara lideri bir yaratıcı/yapımcı isim var: Rüyhan Duralı.
Rüyhan’ın 9 formatı tam 5 kıta 54 ülkede yayınlandı... Yanlış okumadınız, çoğu Batı Avrupa ülkesi olmak üzere 54 yabancı ülke. Fransa’da 6 ayrı formatı yayına girdi. “Bana Her Şey Yakışır” isimli ülkemizde de yayınlanan formatı Fransa’da 8’inci, Almanya’da 9’uncu sezonunda... (Fransa’da 1500, Almanya’da 1800 bölüm civarında yayına tekabül ediyor.) Yine bir Duralı formatı “Joker”, şu anda Fransa, Portekiz, İspanya, Slovakya ve Slovenya’da prime-time’da yayınlanıyor ve halihazırda Avusturalya ve İtalya’da da yayına hazırlanıyor. “Blind Taste” adlı yemek programı formatı da 25’ten fazla ülkede yayınlandı... Yani format ithal ettiğimiz kadar, aslında yurt dışına da satıyoruz. Bu yerli ve milli formatları bizim ekranlarımızda gönül daha fazla görmek istiyor ama her sektörde olduğu gibi bu sektörde de yabancı formatlar egemen...
Örnek vermek gerekirse, hatırlarsınız CNN Türk ekranlarında geçen sezon yayınlanan Kanal D ana haber spikeri tarafından sunulan “40“ isimli bir format vardı. Bana sorarsanız da 2018-2019 yılının en kaliteli ve en çok ses getiren orijinal yapımı idi. Formatın yaratıcıları BBO Yapım ortakları Şafak Bakkalbaşıoğlu ve Mahperi Uçar. Tamamen yerli ve milli bir format. Bu format dünyada TV endüstrisinin en önemli format ve drama fuarı olarak bilinen ve yılda iki kez Fransa Cannes’da düzenlenen MIP fuarında yüzlerce ülkeden katılan binlerce format arasında "özgün Türk formatı" olarak “Fresh” gösterimine hak kazandı. Yani o yılın en parlak ve potansiyel 11 televizyon formatı arasına girdi. Hem de MIP fuar tarihinde “Fresh” gösterimine ilk defa bir talk show seçildi. Gelin görün ki aynı “40” programını CNN Türk haber kanalı yayından kaldırdı. Reyting performansı da oldukça iyi olduğu halde neden yayından kaldırıldığını o tarihte anlayamamıştım, hala da anlamış değilim. Neyse ki; şimdi Jülide Ateş’le Haber Global’de yayınlanıyor.
Yerli ve milli başka yaratıcılarımız da var, hepsinin ismini burada saymak mümkün değil. Ama gelin görün ki, bunlar isimsiz kahramanlar. Çünkü bizim televizyon kanallarımız yerli formatlar yerine yabancı formatları tercih ediyor. Görünen o ki özellikle Batı Avrupa aksini düşünüyor. Kimin yaptığı daha doğru! Onun değerlendirmesi de her zaman olduğu gibi izleyiciye yani sizlere ait...
Tedbirlerin yumuşatıldığı bugünlerde sağlıkla kalın.