Bu sezon ekranda izlediğim oyunculuk performansları nedeniyle keyfim yerinde… Sonunda oyunculuğun sadece yakışıklılık ya da güzellik olmadığı anlaşıldı, anlaşıldı değil mi? Kırmızı Oda her hafta bir performans sergileme alanına dönüşmedi mi? Masumlar Apartmanı’na baktığımızda bir oyuncu bile boşa çıkmıyor değil mi? Herkes pası alıyor ve gole dönüştürüyor. Dün akşam başlayan Alev Alev’i de o gözle izledim. Erkek oyuncu seçimlerine de bayıldım. Çünkü her karakterin belirli bir özelliği vardı. Ve ekranda izlediğimiz tek şey performanstı. Sadakatsiz’de de aynı durum yok mu? Volkan ve Mert’i izlerken erkek dünyasının duygularına ziyaretçi olmuyor muyuz? Bir süredir yazmayınca dağıldım:) Bu yazının konusu başka… Bu ülkede bir oyuncu bir rolü çok iyi oynarsa o rol ona yapışır. Bir de komedide başarı gösterdiyse başka türlerde nasıl olduğunu göstermesi epey zaman alır. Çünkü ikna etmesi gereken menajerler, cast direktörleri, yönetmenler, yapımcılar ve son olarak kanal yöneticileri vardır. Farkındaysanız izleyiciler demiyorum. Çünkü izleyici oyuncu ona duygu geçirirse izler. En ön yargısız olan izleyicidir.
“Üstüme kapıyı kilitleyemezsiniz” dedi
Eğer komedi alanında başarı göstermiş bir oyuncuysanız izleyicinin sizi dramada izlemesi zordur. Bu ne kadar klişe bir inanışmış bu sezon onu izliyoruz. Biz yıllardır Binnur Kaya’yı, Ezgi Mola’yı, Demet Evgar’ı sadece komedi alanında izlemek zorunda kalmışız. Onlar rol aldıkları yapımlarla bizi uzun yıllar güldürdüler. Üstelik Türkiye’nin çok başarılı üç komedi oyuncusu olarak anıldılar. Ama bugün komedyenler Türkiye’yi ağlatıyor. Çünkü onlar başına bir tür adı gelmeden sadece oyunculuk yapıyorlar. Bunu yapmak için de uzun süredir mücadele ediyorlar.
Binnur Kaya 5 yıl önce Analar ve Anneler’le dram türünde de başarısını göstermek istedi ama projenin ömrü onu izlememize yetmedi. Ezgi Mola o kadar iyi bir komedi performansı sergiledi ki, yıllardır dram türünü denemesine rağmen seçtiği projelerin ömrü izin vermediği için biz onun başka bir rengine de şahit olamadık. Demet Evgar Avlu’da izleyiciye de, sektöre de adeta kafa attı. “Beni tek bir türe koyup üstüme kapıyı kilitleyemezsiniz” dedi. Bu kadınların arasına Merve Dizdar’ı da ekleyeceğim. Son olarak Eltilerin Savaşı’yla komedide ses getirmişti. Ama rol üstüne yapışmadan şahane bir hamle yaptı.
Empati kuruyoruz
Ezcümle; bu sezon komedyen kadınlar Türkiye’yi ağlatıyor. Hepimizi canlandırdıkları karakterlerle empati kurmaya, sorgulamaya ve iç dünyamıza sürüklüyorlar. İyi ki sektörün koşullarını kabullenmeyip mesleklerini başka türlerde de yapmak için ısrarcı olmuşlar da, biz de lezzetli oyunculuk performansları izliyoruz.