Baba gibi baba olmak...
Yarın babalar günü. Ticari kaygılarla yaratılmış sözde “özel” günler arasında gerçekten özel olan, özelliği ve karşılığı olanlardan biri...
Herkesin babası kendisi için özeldir, tektir. Bazıları süpermendir.
Ama;
“Adam” gibi baba olmak ve “Baba” gibi adam olmak, zordur.
Baba ailedir. Koruyucu, kollayıcıdır. Sarılan, özlenendir.
Baba; sığındığındır. Namerde muhtaç ettirmeyendir.
Baba, yaşı fark etmeksizin çocuğunun gözünden sıkıntısını ya da mutluluğunu anlayan; ortada hiç sebep yokken dahi “Bir şeye ihtiyacın var mı?” diye sorandır.
Baba doğruyu, erdemi, fazileti öğreten; ancak yanlışta dahi içindeki sevgisi eksilmeyendir.
Baba, elini bırakmayandır.
Baba akıldır, candır. Canını, çocuklarının gözyaşına değişmeye razı olandır.
Baba çocukluğundur, içindeki çocuk kalandır.
Baba, varlığı ömrüne hediye olandır.
En çok da;
Yokluğuna alışılamayandır...
Aramızda olan olmayan tüm “baba” gibi babaların, evlatlarına hem annelik hem babalık yapan aslan yürekli annelerin “Babalar Günü” kutlu olsun.
Dizi ve filmlerin unutulmaz babaları
Tek jürinin ben olduğum sıralama…
- Don Vito Corleone (Marlon Brando / The Godfather)
- Ali Kaptan (Erkan Petekkaya / Öyle Bir Geçer Zaman Ki)
- Guido Orefice (Roberto Benigni / Life is Beautiful)
- Michael Corleone (Al Pacino / The Godfather II – III)
- Frank Goode (Robert De Niro / Everybody’s Fine)
Not: İyi babalar listesi değil, unutulmaz babalar listesidir.