Sosyal medya kesintiye uğradı, yer yerinden oynadı
Milyonlarca kullanıcıya sahip olan uygulamalara 5-6 gün önce yaklaşık 6 saat ulaşılamadı. Kullanıcılar kısa süreli çöküş olduğunu düşünürken sorunun düzelmesi saatleri aldı. Facebook 50 milyar dolar zarara uğrarken sosyal medya bağımlıları ise kafayı yedi.
Bundan 15 sene önce Facebook (2004), WhatsApp (2010) hayatımızda bile olmayan uygulamalar hayatımızı ele geçirmenin ötesine geçmiş ve bizim ruhumuz bile duymamış.
Ne yalan söyleyeyim, ilk başta ne oldu diye merak ettim ama sonra bir baktım ki büyük özgürlük. Tin tin tin sesi yok. 10 dakikada 15-20 mesaj gelmiyor. Nasıl bir güzellik, kafa rahatlığı anlatamam. Kendimi yaptığım işe %100 vermek (Film izlemek, sohbet etmek, kitap okumak vs. ) harika bir şeymiş. İş dışında sosyal medyayı sınırlı kullanıyorum. Takip etmem gereken dizi ve yapımlar dışında kim ne almış, nerede dolaşmış, kimlerle takılmış umurumda değil. Gezen daha çok gezsin, alan daha çok alsın. Fakat bu uygulamaların esiri olmayı gerçekten anlamak mümkün değil. Pandemi nedeniyle artan kullanım oranları ürkütücü. Önce dünyada sonra da bizdeki durumu hep birlikte bakalım.
‘We Are Social, Hootsuite’ verilerine göre dünyada yaklaşık 4.66 milyar internet 4.2 milyar ise sosyal medya kullanıcısı mevcut.
En çok kullanılan uygulamalar ise şöyle; tüm eleştirilere rağmen Facebook ilk sırada onu YouTube ve WhatsApp gibi geleneksel platformlar izliyor. Sonrasında WeChat, Instagram ve TikTok var. Twitter'ın durağan büyümesi ise dikkat çekici.
4.66 milyar internet kullanıcısı, dünya nüfusunun %59’u, 4.20 milyar sosyal medya kullanıcısı, dünya nüfusunun %53’ü, 5.22 milyar mobil kullanıcısı, dünya nüfusunun %66’sını oluşturmakta. İnternette geçirilen vakit ise günlük ortalama 7 saat.
Peki neden ya da hangi amaçlarına sosyal medyayı kullanıyoruz?
İşte kullanıcıların verdikleri yanıtlar:
- %36,5’i Güncel haber ve gelişmeleri takip etmek,
- %35’i Eğlenceli içeriklere ulaşmak,
- %34,4’ü boş vakitlerini değerlendirmek,
- %33’ü arkadaşları ile iletişimde kalmak ve neler yaptıklarını takip etmek,
- %27,9’u fotoğraf ya da video paylaşmak,
- %27,5’i ise bir ürün aramak için sosyal medyayı kullandıklarını belirmişler.
TÜRKİYE’DE DURUM DAHA DA VAHİM
Yayınlanan son rapora göre yaklaşık 84.7 milyonluk nüfusumuzun %77.7’si (65.8 milyon) internet erişimine sahipken %70.8’i (60 milyon) aktif bir şekilde sosyal medya kullanmakta. Son bir yılda ülkemizde sosyal medya kullanmaya başlayan kişi sayısı 6 milyon artmış. Bir önceki yılda, yani 2019-2020 arasında sosyal medya kullanıcısındaki artış 2.2 milyondu. 2020-2021 arasında bu sayının 6 milyon olması gerçekten çarpıcı bir istatistik.
İnternette geçirilen ortalama süre geçen yıl yayınlanan raporda 7 saat 29 dakika iken bu yılın raporunda bu sayı 7 saat 57 dakikaya yükselmiş durumda. Bu yükselişte elbette pandemi sürecinin etkisi yadsınamaz.
Bir günde ortalama 8 saatimizi, yani günün üçte birini internette geçiriyor olmamız da çok önemli bir istatistik. Ayrıca bu sürenin yaklaşık 3 saatini sosyal medya hesaplarında geçirdiğimizi de söylemeliyiz.
Çağın gereği tabi ki sosyal medyadan kaçış yok. Kullanacağız ama hayatımızı çalmasına izin vermeden, bağımlısı olmadan. Günümüzün en büyük hastalığı sosyal medya bağımlılığı. Her şeyin fazlası zarar. Kararında kalıp faydasını görmek hep ilk tercihimiz olmalı. Onlar bizi değil biz onları yönettiğimiz sürece sorun yok zaten. Fakat söylemeden geçemeyeceğim; kesinti ile ilgili Facebook’tan yapılan açıklamayı da tatmin edici bulmadım. Bunun arkasındaki gerçeklerde elbet bir gün çıkar nasılsa ortaya. Unutmayalım ki gerçeklerin hiç beklenmedik zamanlarda ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır. İyi pazarlar.
