2020-06-06 23:09:21

'Onur Ayı'na özel filmler

Mehmet Erduğan

06 Haziran 2020, 23:09

Haziran’dayız ve bu normalde lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel ve queer millet (ve müttefikleri) için Onur’u kutlama zamanı. Her ne kadar yeni normalleşmeyle birlikte sokaklar canlanmaya, alışveriş merkezleri dolmaya başladıysa da bu salgın günlerinde herhangi bir yürüyüşü organize etmek hala kitlesel sağlık için bir tehdit olarak görülüyor.

Fakat bu, Onur’un bittiği anlamına gelmez. Yürüyüşler ve etkinlikler iptal edilmiş veya ertelenmiş olabilir. Ancak Onur Ayı şenlikleri, dünyanın dört bir yanında sanal gösteriler, konserler ve diğer birçok etkinlikle çevrimiçi olarak kutlanmaya devam ediyor.

Filmler elbette, o rengarenk ve coşku dolu yürüyüşlerin yerini tutamaz. Ancak, bu birlikteliği, coşkuyu deneyimlemek ve bu onur için verilen mücadeleleri görerek geçmişle yüzleşmek için belki iyi bir fırsat olabilir.

Kalp Atışı Dakikada 120

Yönetmen: Robin Campillo / Oyuncular: Nahuel Pérez Biscayart, Arnaud Valois, Adèle Haenel, Antoine Reinartz, Félix Maritaud, Médhi Touré, Aloïse Sauvage, Simon Bourgade, Catherine Vinatier, Saadia Ben Taieb, Ariel Borenstein, Théophile Ray, Simon Guélat, Jean-François Auguste, Coralie Russier, Samuel Churin, François Rabette / Süre: 140 dakika

Prömiyerini Cannes Film Festivali’nde gerçekleştiren Kalp Atışı Dakikada 120 (120 Battements Par Minute), 1990’ların başında AIDS’e karşı farkındalık yaratmaya çabalayan Act-Up Paris aktivist örgütünün hikâyesini anlatıyor.

Act-Up Paris, 1990’ların başında sayısız hayatı karartan ve sonlandıran AIDS’e karşı dünyanın her yerinde oluşturulan sivil örgütlerden biridir.

1990’ların başında AIDS’ten ölümler giderek artmışken Parisli LGBT bireyler, kamuoyunun dikkatini çekebilmek ve insanları bilinçlendirebilmek için Act-Up grubunu kurarak aktif olarak mücadeleye başlar. Nathan da toplumun bilgisizliği ve duyarsızlığı ile mücadele veren, ilaç şirketlerinin çıkarcılığına karşı savaşan bu gruba katılır.

Gruba yeni katılan Nathan, kendisi de HIV pozitif olmasına rağmen mücadelesini sonuna kadar sürdürmeye kararlı olan grubun önde gelen aktivisti Sean’dan çok etkilenmiştir.

Şiddetli tartışmalar, eylemler ve coşkulu dans partileri arasında kendisine yeni bir yer edinen Nathan, grubun radikal gücü Sean’a nihayetinde âşık olur. İnsanları bilinçlendirmek için Act-Up Paris ile verdiği mücadelede Sean’ın hayatına girmesiyle, onun için her şey kökten değişir.

Yaşadığı tutkulu aşk ve AIDS’e karşı verdiği mücadele kendisini yeniden inşa etmesine neden olur.

Milk

Yönetmen: Gus Van Sant / Oyuncular: Sean Penn, Emile Hirsch, Josh Brolin, Diego Luna, James Franco, Alison Pill, Victor Garber, Denis O’Hare, Joseph Cross, Stephen Spinella, Lucas Grabeel, Jeff Koons, Ashlee Temple, Wendy Tremont King, Steven Wiig, Kelvin Han Yee, Howard Rosenman, Ted Jan Roberts, Robert Chimento, Zachary Culbertson, Mark Martinez, Brent Corrigan, Dave Franco, Dustin Lance Black / Süre: 128 dakika

Gus Van Sant’ın yönetmenliğini üstlendiği; 50’li ve 60’lı yıllarda eşcinselleri hedef alan baskıcı ve ayrımcı tutumu belgeleyen gazete kupürleri ve polislerin eşcinsel barlarına yaptıkları baskınları ve tutuklamaları gösteren arşiv görüntüleriyle başlayan Milk Amerika’nın ilk gey hakları savunucusu, aktivist ve politikacı Harvey Milk’in New York’tan San Francisco’ya doğru çıktığı yolculukla başlayan ve 1978 yılındaki cinayetiyle sonlanan siyasi kariyerini anlatıyor.

Hollywood’un en duyarlı isimlerinden Sean Penn, kâh Irak savaşına karşı çıkmış, bazen de işçi sınıfı lehinde açıklamalar yapmış, tercihini her zaman ezilenler lehinde kullanmakta beis görmeyen, sinemanın yüz akı bir sanatçı olmasıyla maruftur. Milk ile de duyarlı olduğu bir diğer konu, gey hakları konusunda idol addedilen Harvey Milk’in yaşamını beyaz perdeye aktararak yine farkını göstermiştir.

1977’de, Harvey Milk San Francisco Şehir Meclisi’ne seçilerek Amerika’da eşcinselliğini saklamadan bir devlet kadrosunda üst düzey yöneticiliğe seçilen ilk kişi olmuştur. Zaferi, sadece eşcinsel hakları adına önemli değildi. Politik alanda koalisyonlar peşindeydi. Yaşlı vatandaşlardan sendikalı işçilere kadar herkes için, Harvey Milk bir uğurda savaşmanın anlamını değiştiren, 1978’deki ölümüne kadar da tüm Amerikalıların kahramanı haline gelen biri oldu.

Sean Penn’e ikinci Oscar’ını kazandıran film, aynı zamanda En Özgün Senaryo Ödülü’ne de sahip.

Onur

Yönetmen: Matthew Warchus / Oyuncular: Ben Schnetzer, Joe Gilgun, Faye Marsay, Dominic West, Andrew Scott, Freddie Fox, Chris Overton, Joshua Hill, George MacKay, Imelda Staunton, Liz White, Nia Gwynne, Menna Trussler, Lisa Palfrey, Bill Nighy, Paddy Considine, Rhodri Meilir, Sophie Evans, Karina Fernandez, Jessie Cave, Monica Dolan, Matthew Flynn, Olwen Medi, Kyle Rees, Jack Baggs, Jams Thomas, Deddie Davies, Russell Tovey / Süre: 120 dakika

Onur (Pride) lezbiyen ve gey aktivistlerin güçlerini maden işçileri ile birleştirerek hem politik engelleri hem de ön yargıları aşmalarının gerçek ve renkli hikayesini anlatan, harika bir İngiliz sineması örneği.

1984 senesinde İngiltere, Margaret Thatcher’ın muhafazakâr politikalarıyla yönetilmektedir ve toplumun birçok kesimi bu politikaların etkisiyle büyük baskı altındadır. Bu politik atmosfer içinde baskıyı üzerlerinde en çok hissedenler arasında ise eşcinseller ve işçiler başı çekmektedir.

20 yaşındaki Joe, Bromley’den Londra’ya Onur Yürüyüşü’ne katılmak için gelir. Hissettiği tereddüt bir grup gey erkek ve lezbiyen ile tanışınca yerini rahatlamaya bırakır. Gethin’s Soho Kitabevi’nde bir araya gelen bu gençler aslında dönemin başbakanı Margaret Thatcher tarafından hoş görülmemektedir.

Öte yandan aynı günlerde maden işçileri çalışma koşulları nedeniyle greve gitmiştir. Kuzey İrlandalı aktivist Mark Ashton ezilen iki kanadın birlik göstermesi gerektiğini savunur. Böylelikle Maden İşçileri Ulusal Birliği’nin düzenlediği en uzun grevde, eşcinsel aktivistler madencilere yardım etmeye karar verirler.

Eşcinsel gençler, bir İrlanda kasabasına yardım için harekete geçerler ve gönülden yardımları toplumda karşılık bulur. Ancak bu eşine az rastlanan girişimin İngiliz toplumundan farklı tepkiler alması da kaçınılmazdır.

İlk bakışta hiçbir ortak noktası yokmuş gibi gözüken, birbirine taban tabana zıt gibi görünen bu iki grup, ortak bir amaç uğruna aynı saflarda yer alıp birbirlerine yardımcı olurken iki grubun da güçlenmesini istemeyenlerin sabotajı hiç de uzak değildir.

Stonewall’dan Önce

Yönetmen: Greta Schiller, Robert Rosenberg / Katkıda Bulunanlar: Ann Bannon, Lisa Ben, Gladys Bentley, Ivy Bottini, George Buse, Carroll Davis, Martin Duberman, Allen Ginsberg, Barbara Gittings, Barbara Grier, Mabel Hampton, Harry Hay, Dorothy 'Smilie' Hillaire, Evelyn Hooker, Frank Kameny, Jim Kepner, Audre Lorde, Bruce Nugent, Johnnie Phelps, Craig Rodwell, José Sarria / Süre: 87 dakika

Stonewall’dan Önce: Bir Gey ve Lezbiyen Topluluğunun Oluşması (Before Stonewall: The Making of a Gay and Lesbian Community) adlı 1984 yapımı bu Amerikan belgesel filmi; Stonewall ayaklanmalarından önce LGBT topluluğun durumunu özetliyor.

Belgesel; Amerika’da o yıllar eşcinsellerin federal hükümet ya da orduda çalışamadığını ve cinsel tercihini açıkladıklarında bireylerin doğrudan hukuk ya da tıp gibi pek çok meslekten mahrum edilebildiğini, ABD’nin pek çok eyaletinden eşcinsel kadın ve erkeğin New York’a taşınması nedeniyle eyalet kanunlarının bu bireylere yüksek cezalar verdiğini, ayaklanmadan önce her yıl binlerce kişinin “doğanın gereğine karşı suçlar” kapsamında suç işlemeye teşvik ya da gayriahlaki davranışlar gerekçesiyle gözaltına alındığını, cinsiyete göre uygun görülen üç parça kıyafetten azı olduğuna kanaat getirilmesi halinde bireylerin kelepçelendiğini arşiv kayıtlarıyla gözler önüne seriyor.

Ayaklanmanın olduğu dönemde, erkek ya da kadınların kendi arasında, rızaya dayalı cinsel ilişki ABD’nin Illinois eyaleti haricindeki bütün eyaletlerinde yasa dışıydı.

Fakat, yaklaşık elli yıl önce New York’taki sıcak bir gecede yarım düzine kadar polis memuru mafya tarafından yönetilen bir eşcinsel barına baskın düzenlediğinde, bunun gelecek nesillerin hayatlarını şekillendirecek bir harekete yol açacağından habersizlerdi.

1969’da New York’taki Stonewall Inn’deki tutuklamaları izleyen isyanların, Amerika’daki eşcinsel ve lezbiyen hakları tarihinde büyük bir gelişme olduğu düşünülmektedir.

Bu belgesel, olaydan önceki ulusal kültürel eşcinsellik algılarını, özellikle polis ve sansürle çatışmalar açısından önceki on yıllara bakarak inceliyor. Film, aktivistler ve akademisyenlerle yapılan röportajlara ek olarak, ünlü yazar Allen Ginsberg’in yansımalarını da içeriyor.

Stonewall’dan Sonra

Yönetmen: John Scagliotti / Katkıda Bulunanlar: Dorothy Allison, Rita Mae Brown, Anita Bryant, Barney Frank, Barbara Gittings, Jewelle Gomez, Harry Hay, Larry Kramer, Sheila James Kuehl, Harvey Milk / Süre: 88 dakika

28 Haziran 1968’in erken saatlerinde şiddetli protestolar ve sokak gösterileri bütün New York’u sarmıştı, çünkü polis şu zamanda artık bir efsane olan Greenwich Village gey barına baskın yapmıştı. Stonewall Ayaklanması olarak bilinen bu protestolar LGBT topluluğunun politikada yer bulmasını sağlamış ve modern gey haklarının doğuşunu beraberinde getirmişti. O haziran sabahında eşitlik çok uzak gözüküyordu fakat bu dünyanın ihtiyacı olan bir hayaldi ve en sonunda gerçek olacak bir hayal...

Stonewall’dan Sonra (After Stonewall); 1969’da yer alan Stonewall ayaklanmalarının ardındaki otuz sene içerisindeki LGBT hakları aktivizmini konu alıyor. Scagliotti’nin 1986 yapımı Before Stonewall filminin devam filmidir ve müzisyen Melissa Etheridge tarafından anlatılır.

@mehmetsfilms info.mehmetsfilms@gmail.com

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.