Masumiyetini kaybetmek bekaretini kaybetmeye benzemez...
Islı ıssız yalnızlıklara feda edilmiş farkındalıklardaydı. Yangınlardan geçmiş ama küle dönmemiş hasretleri vardı. Aşık bir kadını yüz kilometreden tanırdı. Kürk mantolu Madonna’yı sevmez, ay ışığında güneşlenirdi. Eğilmezdi ve hatta bükülmezdi. İlla masumdu ama illa fahişe. Yalan satar, yalan söylemezdi. Sadece yürürdü, hem de sadece kendi yolunda...
Ne zaman dost meclisinin muhabbeti masumiyet olsa, zaman zarf tümleci kadar basit, failatün failatün failün kadar gerçek, cinaslı uyak kadar sempatik olurdu O.
Masumiyeti namus diye tariflerdi ki, meclisin kafası karışırdı. Ezanlara karışan sabahlarında, yüzünü abdest ile yıkar, kendini yakar, tamah etmezdi. Samimiyetten hallice bir şeydi bahis ettiği. Bekareti, masumiyet olarak görmezdi. Çünkü nice bakirenin, masum olmadığını bilirdi. İlklerin pratiğini, sonların haysiyetinden onurlu saymazdı. Uzak ve çok uzak dinlerdi, inadına sağır olmamış kulaklarıyla...
Yavşaklara silah çektiğinde, çoktan yeryüzünden düello silinmişti, aldatmak hatta ikna edilmiş ihanet marifet olmuştu. En çok yalayan, hatta doğru zamanda doğru götü yalayan en adamken... Ve elin oğlu Mars’a giderken...
Elif ile Vav kadar yakın bir mesafedeydi, vahdet-i vücut’a, bir o kadar da vahdet-i şuhut’a. İbn~i Arabi ne kadar öndeyse Spinoza’dan, O da o kadar gerideydi Levh-i Mahfuz’dan. Bir sarhoşun mektubu kadar okunmaz, bir kabızın edebiyatı kadar yazılmazdı. Hepsi hepsi masum kalmak içindi, ölümü tercih edişi. Retorik aforizmalara kıyasla çarpıcı değil, mütevazıydı!
Çoktan seçmeli soruların zavallılığına karşı, hayatın sonsuz seçenekli bir soru oluşuyla direnirdi...
Ve tüm bu yazdıklarımın hiçbir önemi yoktu.
Halep’in on iki kapısından derisi yüzülmüş Nesimi geçerken, burada hangi masumiyetin hangi masumiyetten daha olduğu felsefesi de, komik bile olmamıştı bence.
Peki bu durumda, avaz avaz şarkı mı söyleyelim? Ben zaten beceremem de... Siz belki dinlersiniz...
Of of
Aşağıdan gelir Türkmen koyunu amman amman
Selviye benzettim yârin boyunu
Of of
Sabahınan erken çifte giderken amman amman
Öküzüm torbadan düştü gördün mü
Of of
Manda yuva yapmış söğüt dalına amman amman
Yavrusunu sinek kapmış gördün mü
Amanin yandım
Amanin amanin yandım
Tiridine tiridine bandım
Bedava mı sandın para verip aldım
Tiridine tiridine tiridine bandım
Bedava mı sandın para verip aldım
...
Doğum ile ölüm arasında bir yerlerde, masum kalma derdine düşenlerin, çektiği acıların hatırına saygıyla...